Uluslararası ve ulusal şartların değişmesi yanında, Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu ile başlayan tartışma, çok partili hayata geçişi hızlandırmıştır. Önce muhalefet partileri ortaya çıkmış ve arkasından iktidar-muhalefet tartışması başlamıştır. Bu ortamda Türkiye’de, farklı fikir akımları da taraftar bulmuştur. Bunlara arasında milliyetçilik ve komünizm, ilk dikkat çekenler olmuştur. Çalışmanın konusu olan Hasan Âli Yücel-Kenan Öner davası da 1944’teki Irkçılık-Turancılık davasının bir uzantısı şeklinde gelişmiştir. 1944’te milliyetçiliğin önde gelen isimleri yargılanmıştır. 1947’de ise komünizm ve Köy Enstitüleri üzerinden dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ve Kenan Öner mahkemeleşmiştir. Dönemin İçişleri Bakanının Meclis konuşması ile başlayan tartışma, basın üzerinden yayınlanan açık mektuplar ile alevlenmiş, hakaret davasına dönüşmüş ve sonunda siyaseti, memleketi ve basını uzun süre meşgul eden bir yangın halini almıştır. 17 Nisan 1947’de başlayan dava 19 Kasım 1947’de sona ermiş ve Kenan Öner suçsuz bulunmuştur. Davanın temyize götürülmesi ile uzayan süreç, 22 Aralık 1949’da tamamen sona ermiştir. Mahkeme aşaması basında geniş yankı bulmuştur.
Hasan Âli Yücel Kenan Öner Komünizm Irkçılık Turancılık Köy Enstitüleri.
With the change in international and national conditions, the debate that began with the Farmer Grounding Law (FGL) accelerated the transition to a multi-party system in Turkey. First of all, opposition parties emerged, and then the debate between government and opposition began. In this heightened political atmosphere, different movements of thought also gained supporters in Turkey. Nationalism and Communism were the first to draw attention to these movements. The case between Hasan Âli Yücel and Kenan Öner (Yücel-Öner case) developed as an extension of the Racism-Turanism case of 1944. In 1944, the leading figures of nationalism were tried. In 1947, the then Minister of National Education Hasan Âli Yücel and Kenan Öner ended up in court over Communism and the Village Institutes. The debate, which began with the speech of the Minister of the Interior in the parliament, gradually harshened through open letters published in the press. It turned into a defamation case and eventually became a critical problem that occupied politics, the country, and the media for quite some time. The action that began on April 17, 1947 was closed on November 10, 1947 and Kenan Öner was found innocent. The process, however, continued due to the appeal of the case, and did not end wholly until December 22, 1949. The court case received widespread coverage in the press.
Hasan Âli Yücel Kenan Öner Communism racism Turanism Village Institutes
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2021 |
Kabul Tarihi | 1 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 4 |
По всем вопросам приема статей и выпуска очередных номеров обращаться в редакцию соответствующего журнала