The most effective way of achieving the goal of criminal procedure for revealing the truth is to provide reliable evidence based on the right to a fair trial. In this regard, the witness testimony is one of the most important evidence. Expressing the case by deliberately changing the truth or hiding it on purpose, apart from humanitarian reasons like not being able to remember or speaking on the assumption, constitutes the crime of perjury, popularly referred to as “false testimony”. There may be aggravated cases of this crime, while some other cases that require a reduction in the punishment of the perpetrator or even personal impunity. Feeling remorse after the crime also brings up effective remorse provisions for the purpose of preventing or minimizing the harm caused to justice by perjury. Moreover, despite the view arguing that effective remorse provisions should only apply to testimonies which are in favor considering letter of Law, the view that effective repentance provisions should apply to all those who feel remorse due to their perjury, regardless whether it is against or not, which we also defend, has been tried to be addressed in this article together with the evaluations in judicial decisions.
Witness Testimony Evidence Perjury Witness Effective Remorse
Ceza muhakemesinin maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına ilişkin amacına ulaştıran en etkili yol, adil yargılanma hakkı temelinde güvenilir-sahih delil teminidir. Bu bağlamda, tanık beyanı en önemli delillerden biridir. Hatırlayamamak ya da öyle olduğu zannıyla konuşmak gibi insani sebepler haricinde bilerek, isteyerek, kasten gerçeğin değiştirilerek veya saklanarak ifade edilmesi, halk arasında “yalancı şahitlik” olarak tabir edilen yalan tanıklık suçunu oluşturmaktadır. Bu suçun ağırlaşmış halleri olabileceği gibi, failin cezasının azaltılmasını gerektiren ve hatta şahsi cezasızlık halleri de mümkündür. Yalan ile adalete verilen zararı önlemek veya en aza indirmek için suç sonrasında pişmanlık duyulması hali de etkin pişmanlık hükümlerini gündeme getirmektedir. Bu hususlarla birlikte etkin pişmanlık hükümlerinin Kanunun lafzına itibar ederek sadece aleyhe tanıklıkta uygulanmasını savunan görüşe karşın, bizim de savunucuları arasında yer aldığımız, lehe aleyhe ayırımı yapılmaksızın yalan tanıklıktan pişman olan kişilerin tümüne etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği görüşü, yargı kararlarındaki değerlendirmeler ile birlikte bu makalede ele alınmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Ekim 2021 |
Gönderilme Tarihi | 6 Temmuz 2021 |
Kabul Tarihi | 18 Ağustos 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 70 Sayı: 3 |