The taxation power of municipal councils varies from country to country depending on the democracy traditions and their administrative structures. Following the industrial revolution, the importance of urbanization phenomenon has increased. The revenue need of the local governments has also increased with their enlarging duty and responsibilities. A similar situation is also valid for Turkey. Regarding the issue of local governments, the Ottoman regulations were mostly maintained in the early years of the Republic. The rule of law numbered 5237, came into force in 1948, gave the authority to the municipal council to determine the amount of taxes and duties within the upper and lower limits established in the law. This situation preserved partially in the law numbered 2464 which took effect in 1981. However, there has been a long debate arguing whether the taxation regulations in the 1982 Constitution gave this right to the municipal councils. The aim of this paper is to evaluate the taxation rights of municipal councils in a historical perspective in relation to the European Charter of Local Self Government.
Demokrasi geleneklerine ve idari yapılanma biçimlerine bağlı olarak belediye meclislerinin vergilendirme yetkisi ülkeden ülkeye farklılıklar göstermektedir. Sanayi devrimi sonrasında kentleşme olgusunun önemi artarken, yerel yönetimlerin görev ve sorumluluklarının artması, bu yönetimlerin kaynak gereksinimlerini de beraberinde getirmiştir. Benzer durum Türkiye için de geçerli olmuştur. Türkiye’de yerel yönetimler konusunda Cumhuriyetin ilk yıllarında Osmanlı Devletinden kalan uygulamalar büyük ölçüde sürdürülmüştür. 1948 yılında uygulamaya giren 5237 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda, belediye meclislerine Yasada alt ve üst sınırları verilen maktu vergi, resim ve ücretleri belirleme yetkisi verilmiştir. Bu uygulama kısmen 1981 yılında yürürlüğe giren 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda devam etmiştir. Ancak 1982 Anayasasının vergilendirme ile ilgili kurallarının belediye meclislerine bu yetkiyi verip vermediği, uzun süre tartışma konusu olmuştur. Bu konuya ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi, geçtiğimiz günlerde verdiği bir kararında, belediye meclislerinin vergi tutarını belirleme yetkisinin olmadığı sonucuna varmıştır. Bu makalenin konusunu, Türkiye’de belediye meclislerinin vergilendirme yetkilerinin tarihsel perspektif içerisinde ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ile bağlantısı kurularak değerlendirilmesi oluşturmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 1, 2012 |
Submission Date | July 31, 2014 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 67 Issue: 04 |