Türk edebiyat tarihinin başından beri var olan bir anlatı geleneğimiz vardır. Bu geleneğin bulabildiğimiz en eski ve en tam örneği, Dede Korkut’tur. Dede Korkut, olaylar, kişiler, çevre, kültürel unsurlar, anlatım teknikleri vb. detaylar bakımından yeterli düzeydedir. Bu bakımdan Dede Korkut üzerine yapılan çalışmalar, Türk anlatı geleneğinin tespitinde önemli ipuçları vermektedir. Türk anlatı tarihinde yer alan metinler, boy, dâstân, hikâye, roman, hangi isimle anılırsa anılsınlar, sonuçta bu geleneğin bir halkasını oluşturmaktadırlar. Bu metinler ayrıca Türk anlatı geleneğinin gelişim çizgisini takip etmemize de imkân sağlamaktadırlar. Saltıknâme, Anadolu’yu ve Balkanları içine alan uzun bir ‘gazâ’ metni, bir ‘gazavâtnâme’dir. Onun için kullanılan bu ‘gazavâtnâme’ adı, Türk anlatı geleneğinin önemli bir halkasını oluşturmaktadır. İslam medeniyeti dairesinde yer almaya başlayan Türk toplumu, anlatılarının büyük çoğunluğunu bu türde yapmıştır. Saltıknâme’yi Türk anlatı geleneği içinde değerlendirmek, söz konusu geleneğin daha net anlaşılmasına da katkı sağlayacaktır. Dede Korkut metinlerinde ve mesnevilerde karşımıza çıkan anlatı teknikleri ile Saltıknâme ve ona benzer metinlerde rastladığımız anlatı teknikleri neredeyse birebir örtüşmektedir. Bunlara bakarak Türk anlatı geleneğinin esas omurgası tespit edilebilir
We have a narrative tradition that has existed since the beginning of the history of Turkish literature. The oldest and most complete example of this tradition that we have ever discovered is Dede Korkut. Dede Korkut is a sufficient literary work in terms of events, persons, environment, cultural elements, narrative techniques etc… In this regard, the studies on Dede Korkut give important clues in the determination of Turkish narrative tradition. The texts existing in Turkish narrative history that appear in different names such as ‘boy’, epos, story or novel are the fragments of this tradition. These texts also give an opportunity for us to follow the development line of the Turkish narrative tradition. Saltıknâme is a long ‘gazâ’ text, a ‘gazavâtnâme’ which includes Anatolia and Balkans. This ‘gazavâtnâme’ name used for it is an important piece of Turkish narrative tradition. Turkish people who began to take part in the circle of Islam civilization has made the great majority of their narrations in this genre. Evaluating Saltiknâme within the Turkish narrative tradition will also contribute to a clearer understanding of this tradition
Other ID | JA66NT72CA |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 50 Issue: 2 |