An absolute relationship between place (geography), society (culture), human, mind, and language can be described as one of the most functional systems, perhaps the most important one. Human, who learns and experiences thanks to this multifaceted relationship, transmits these experiences to the interlocutor or the successors through language which is a product of this relationship. The meanings attributed to the words in these transmissions and the new relationship between these meanings with others concepts, other words and their meanings could come up as the result of the unique function of human mind. In this work after the short story of language-mind relationship is evaluated, the genesis form of language with it’s every aspects, is tried to be explained. The basic elements in forming language are put forward in this expression, it is tried to be elucidated what is metaphor, how it is; depending on these elements. Also the opinions that are related with formation ways of sayings in the language, are discussed in this part. Consequently, it is expressed that the big part of new namings in the language is mental, so it is emphasized that human mind performs to name the new ones by comparing with the things that it has seen before, i.e. by associating/ comparing with the things which it has experienced or transfering from one or a few of them.
Mekân (coğrafya)- toplum (kültür)- insan- zihin- dil arasındaki birbirlerinden ayrı düşünülemeyecek mutlak ilişki, karşılaşılabilecek en fonksiyonel ağlardan biri, belki de en önemlisi olarak nitelendirilebilir. Bu çok yönlü ilişki sayesinde öğrenen ve tecrübe sahibi olan insan, bu kazanımlarını karşısındakine veya kendisinden sonrakilere bu ilişkinin ürünü olan dil sayesinde aktarır. Bu aktarımlarda sözlere yüklenen anlamlar ve bu anlamların başka kavramlarla, başka sözlerle ve onların anlamlarıyla girdiği ilişki insan zihninin emsalsiz işlevi sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada, dil-zihin ilişkisi ile ilgili çalışmaların kısa tarihi değerlendirildikten sonra dilin bütün yönleriyle oluşma biçimi, hikâyeleştirme yöntemiyle anlatılmaya çalışılmıştır. Bu anlatımda dilin oluşumundaki temel unsurlar ön plana çıkartılmış, bu unsurlara bağlı olarak metaforun ne olduğu, nasıl olduğu izah edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca bu bölümde dildeki sözlerin oluşturulma yollarıyla ilgili görüşler de tartışılmıştır. Sonuç olarak dildeki yeni adlandırmaların büyük bir bölümünün zihinsel olduğu ifade edilmiş yani insan zihninin yeni adlandıracağını daha önceden karşılaştıklarıyla, bir başka ifadeyle tecrübe ettikleriyle ilişkilendirerek/ karşılaştırmalar yaparak birinden veya birkaçından aktarımlarla gerçekleştirdiği vurgulanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2012 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ekim 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 12 Sayı: 2 |
E-posta: sbedergi@ibu.edu.tr