Engelliler, çağdaş sosyal politikanın önemli konularından birisi olmaya başlamadan
önce, dünya üzerindeki muhtelif coğrafyalarda engellilere ve engelliliğe yönelik farklı bakış
açıları ve algılar var olagelmiştir. Engellilik olgusuna yaklaşımın Batı temelli olarak ele alınması sosyal politika anlayışının geliştiği toprakların geçmişini anlamak bakımından önemli
ve manidardır. Bu bağlamda Antik Çağ’dan Sanayi Devrimi’ne kadar geçen süreçte Batı
dünyasında engellilere yönelik zihniyet, tutum, algı ve uygulamalar; engelliliğin ilahi bir
ceza ya da şeytani bir olgu olarak algılanması, engellilerden öldürerek kurtulma, engellilerin toplumdan tecrit edilmesi, aşağılanması ve sömürülmesi gibi birtakım uygulamaları
beraberinde getirmiştir. Engellilerin iktisaden faydalarının olmaması, yurttaşlık ve savaşçılık görevlerini yerine getiremiyor olmaları söz konusu düşünce ve uygulamalarda etkili olmuştur. Ayrıca engelliliğe yönelik zihniyet ve algılar engelliliğin sosyal boyutundan ziyade
çağın ahlak anlayışı üzerinden şekillenmiştir. Söz konusu dönemde engellilere yönelik sosyal politika bağlamında ciddi herhangi bir kurumsallaşma çabası ve faaliyeti gerçekleşmemiş, ancak Yeni Çağ olarak adlandırılan sürecin sonlarına doğru birtakım kurumsallaşma
çaba ve faaliyetleri görülmeye başlamıştır.
There has been different point of views and perceptions about disability
in the various districts all over the Earth, before disabled people became a subject of the
contemporary social policy. Addressing disability on the basis of the Western respective
texts, such as their culture and traditions, is significant and meaningful in the understanding
of the history of the lands where the social policy approach evolved. In this context, during
the time interval from the Ancient Age to the Industrial Revolution in the Western world,
Western mentality, approaches, perceptions, and practices about disability people brought
some matters together, like considering disability as a divine punishment or considering
disabled people as a classification of Satan, and even killing, isolating, insulting and
exploiting disabled people. The uselessness of disabled people in terms of economic, civic and warrior duties, affected these perceptions and practices. Furthermore, the mentalities
and perceptions about disability, shaped by the sense of morality of the era rather than
the social dimension of disability. During these periods of time, there was no serious
institutionalization effort and activity, though towards the end of the Modern ages some
institutionalization efforts and activities have been emerged.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2016 |
Submission Date | August 31, 2016 |
Acceptance Date | December 6, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 |
BAUNSOBED