1453 yılında İstanbul’un fethedilmesi ve ardından yürütülen genişleme siyaseti kapsamında 1484 yılından itibaren Karadeniz’in tüm sahil şeridine sahip olunması, Osmanlı Devleti’ne boğazlar üzerinde mutlak egemenlik hakkı tanımıştı. Osmanlı Devleti’nin boğazlar üzerindeki bu mutlak egemenlik hakkı, Boğazlar’dan geçiş ve Karadeniz’in deniz ulaşımının tamamıyla Osmanlı Devleti’nin tasarrufunda bulunmasına olanak sağlamaktaydı. Boğazların tüm yabancı devletlerin gemilerine kapalı olması esası üzerine belirlenen bu tasarruf hakkı, XVIII. yüzyılın sonlarına kadar tatbik edilse de Osmanlı Devleti’nin boğazlar üzerindeki bu hakkı, 1798 yılından itibaren yapılan ikili anlaşmalarla zayıflatılmış, 1841 yılından itibaren de çok taraflı antlaşmalarda sınırlandırılmıştı. Yapılan uluslararası antlaşmalarla hukuki statüsü belirlenen boğazlardan yabancı gemilerin geçiş rejimi, Bahr-i Sefid Boğazı Muhafızlığı ve Bahr-i Siyah Boğazı Muhafızlığı ile kontrol edilmekteydi. Her iki boğazlar muhafızlığı bu vazifesini, 1832 yılında müşiriyet olarak tesis edilen Tophane-i Amire Müşiriyeti’ne bağlı olarak yürütmekteydi. Bahr-i Sefid ve Bahr-i Siyah Boğazları Muhafızlığı, hem uluslararası antlaşmalarla belirlenen kaidelere uygun olarak yabancı gemilerin geçiş rejimini tatbik etmekteydi hem de çağın ihtiyacı ve zorunluluğu kapsamında bu geçişler esnasında gemiler üzerinde deniz karantinasını icra etmekteydi. Ayrıca silah, mühimmat, barut gibi patlayıcı maddelerin kaçak bir şekilde boğazlardan geçirilmesine mâni olmak da her iki boğazlar muhafızlığının göreviydi. Bu çalışmanın amacı, 1908 yılında lağvedilene kadar Tophane-i Amire Müşiriyeti’ne bağlı olan Boğazlar Muhafızlığı’nın, yabancı gemilerin boğazlardan geçiş rejimini uygulama pratiklerini incelemektir. Bu amaç doğrultusunda çalışmanın kapsamı, yabancı gemilerin uluslararası antlaşmalarla belirlenen geçiş kaideleri ile bu kaidelerin barış ve savaş zamanlarında Boğazlar Muhafızlığı’nca ne şekilde uygulandığını tespit etmek olacaktır.
Boğazlar Tophane-i Amire Bahr-i Sefid Bahr-i Siyah Karantina Kırım Harbi Doksanüç Harbi Sefine
Within the scope Istanbul’s conquest (1453) and the following enlargement policy, owning the entire Black Sea coastline since 1484 gave the Ottoman Empire absolute sovereignty over the Straits. This right allowed the passage through the Straits and the Black Sea’s maritime transport to be completely at the Ottoman Empire’s disposal. Although this right of disposition determined on the principle of the straits being closed to all foreign states’ ships were implemented until late 1700s, its right over the straits was weakened by bilateral agreements made since 1798, and restricted with multilateral agreements since 1841. Foreign ships’ passage regime through the straits whose legal status was determined by international treaties were controlled with Bahr-i Sefid and Bahr-i Siyah Straits Guardships. Both Guardships conducted this duty under the Tophane-i Amire Müşiriyeti, established as a Marshallship in 1832. Bahr-i Sefid and Bahr-i Siyah Straits Guardships both applied the transit regime of foreign ships in accordance with the rules determined by international treaties, and carried out maritime quarantine on the ships during these passages within the scope of the needs and requirements of the age. Additionally, to prevent the smuggling of explosives such as weapons, ammunition and gunpowder through the straits was the duty of both Straits Guardships. This study’s aim is to examine the application practices of the foreign ships’ passage regime through the Straits by the Straits Guardship, affiliated to the Tophane-i Amire Müşiriyeti till its abolishment (1908). Thus, the study’s scope will be to determine the transit rules of foreign ships determined by international agreements and how these rules were applied by the Straits Guardship in times of peace and war.
Straits Bahr-i Sefid Bahr-i Siyah Quarantine Crimean War The ’93 War Tophane-i Amire Master-at-arms.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2024 |
Submission Date | May 12, 2023 |
Acceptance Date | October 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2024 |