İnsanlık tarihi boyunca ortaya çıkan salgın hastalıklar toplumları ve devletleri başta sağlık olmak üzere psikolojik, sosyal, kültürel, dini, ekonomik ve askeri açıdan olumsuz etkiledi. Asya ve Avrupa’dan sonra da Osmanlı topraklarında görülen veba ve kolera salgınından binlerce insan yaşamını yitirdi ve bu nedenle diğer devletler gibi Osmanlı Devleti’de salgınlar için gerekli tedbirleri alarak salgınları engellemeye çalışmıştı. Salgın görülen yerlere hemen doktor ve sağlık personeli sevk eden Osmanlı, başta İstanbul olmak üzere karantina uygulaması başlattı ve Avrupa’dan alanında uzman doktorları ülkeye davet etti. Karantina meclisleri ve tahaffuzhaneler ile hıfzıssıhha komisyonları teşkil ederek, salgınlar hakkında da risaleler ve kitapçıklar bastırıldı. Uygulamalar ve salgınlara karşı alınması gereken önlemleri de Tâkvim-i Vekâyi ile halka bildirdi. Salgın görülen kentlerden de salgınlardan ölenler ve hasta olanlar hakkında günlük raporlar istendi
Osmanlı’nın önemli kentlerinden olan Antakya’nın geçiş noktasında ve İskenderun Limanına sahip olması şehre olumlu katkı sağlasa bu özelliği salgın hastalıkların kentte ortaya çıkmasına neden oldu. Bu nedenle kent ve civarında veba ve kolera salgınları yaşandı ve bu salgınlardan çok sayıda insan öldü. Ayrıca bu salgınlardan askeri birliklerde etkilendi. Bununla birlikte bölgede ortaya çıkan mezkûr salgınların bazen aynı anda bazen ise farklı dönemlerde ortaya çıkması salgının şiddetinin de dönemsel ve coğrafi olarak farklılık göstermesine yol açtı. Örneğin; 1890 yılı Kasım ve Aralık aylarında Antakya ve civarında kolera salgınından ölenlerin sayısı, 1891 Haziran ve Temmuz aylarında ölenlerden daha az idi. Ayrıca Hac veya umreden dönenlerinde şehre gelmesi salgının diğer bir nedeni idi. İskenderun Limanına gelen bir gemide salgını şehre getirmişti. Devlet diğer kentlerde olduğu gibi Antakya ve çevresinde de salgın görüldüğü andan itibaren gerekli önlemleri aldı. Buralara salgın için ilaç gönderildi. Sadece Müslim değil gayrimüslim doktorlarda salgınlarda büyük çabalar gösterdi. Örneğin; Avusturyalı Garabsayd, Antakya Belediye Tabibi Serkisyan Emanuel Efendi ile biraderi Doktor Yakub Efendiye üstün başarı gösterdikleri için devlet tarafından nişan verildi. Görevini layıkıyla yerine getirmeyen doktorlarda görevden alındı. 1904’te Antakya Belediye Tabibi Minas Efendi liyakatsiz ve çağrıldığı yerlerden fahiş ücret alması görevden alınmasına yol açacaktı. Ayrıca Şehir ve civarında ne gibi önlemler alındığı ve salgınlardan ölen veya hasta olanlarda Halep ve Suriye vilayetlerinden, Halep valiliğinden, Mamuretülaziz, Hicaz ve “Hudud-ı Sıhhiye Müdüriyet-i Umumiyesi” gibi yerlerden “Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitâbet-i Celîlesi”, “Sıhhiye” ve “Dâhiliye Nezareti” ile “Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitâbet” e günlük olarak bildirildi. Yine bölgede silâhaltına alınan Adana Redif Fırkası’na mensup Antakya, Harim ve Ordu Redif Taburlarından, bazı köylerde kolera hastalığı görülmesi üzerine bu gibi köylerden alınacakların diğer askerlere de hastalığı bulaştırılabilecekleri şüphesi ile Antakya, Harim, Ordu ve İskenderun taburlarının icabı halinde tekrar toplanmak üzere dağıtılması kararlaştırıldı.
Antakya ve civarında veba ve kolera salgınından ölenler ve salgınlara karşı alınan önlemler hakkında bilgilere ulaşmak için Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’nda bulunan Sadâret Divan (Beylikçi) Kalemi Sadaret Mektubi Mühimme Kalemi Evrakı, Babı-ı Ali Evrak Odası, Dâhiliye Nezareti İdare-i Umumiye ve Şifre Evrakı, Hariciye Nezâreti Londra Sefareti ile Paris Sefareti Belgeleri, İrade Dâhiliye, Dâhiliye Muhaberât-ı Umumiye İdaresi Belgeleri, Yıldız Perakende Evrakı Sadaret Dâhiliye Nezareti Maruzatı, Yıldız Perakende Sıhhiye NezâretiMaruzâtı ve Evrakı Sadaret Umum Vilayetler Tahrirâtı belgeleri ile kent hakkında tez ve makalelerden istifade edilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2021 |
Submission Date | July 15, 2020 |
Acceptance Date | September 2, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 |