Kıbrıs Adası, Osmanlı idaresinde olduğu 308 yıllık
dönemde gerçekleştirilen iskân siyaseti ile bir Türk yurdu haline
getirilmiştir. XIX. yüzyılın ortalarında Kıbrıs’ın batı kesiminde yer alan Baf
kazasında yoğun bir Türk nüfusu yaşamaktadır. Baf’taki Müslüman Türk toplumunun
eğitim ihtiyacına cevap verecek bir medrese yoktur. Bu durum toplumun eğitim ve
kültür açısından gerilemesine, dinî ve millî bilincini yitirmesine ve
Hristiyanlaştırılma tehlikesi ile karşı karşıya kalmasına yol açmıştır.
İstanbul Fatih Medresesinde ilim tahsil ederek icazet alan Baf’lı İbrahim Sıdkı
Efendi, yetkin tasavvuf önderlerinden de tasavvuf eğitimi alarak bir müderris
ve bir mutasavvıf olarak memleketine dönmüştür. Daha sonra Türk toplumuna
hizmet etmek amacıyla Baf’ta bir medrese kurmayı başarmıştır. O, ömrünün sonuna
kadar 35 yıl Baf’ta yaptırdığı bu medresede müderrislik yaparak ve tasavvuf
önderi olarak Kıbrıs’taki Müslüman Türk toplumuna hizmet ederek ilmin
yayılmasına ve dinî hayatın benimsenmesine gayret etmiştir. Adadaki Türklerle
Rumlar arasında geliştirdiği iyi ilişkilerle barış içinde yaşanacak bir güven
ortamı sağlamayı başarmıştır. Ondan sonra damadı Ali Faik Efendi ile oğulları
ve torunları onun misyonunu devam ettirmişlerdir. XX. yüzyılın ortalarına kadar
ayakta kalmayı başaran Baf Medresesi asırlık ömründe Kıbrıs toplumuna hizmet
eden nice din adamı, öğretmen ve idareci yetiştiren bir eğitim kurumu
olduğundan makalemizin ana konusunu teşkil etmiştir.
Kıbrıs Adası, Osmanlı idaresinde olduğu 308 yıllık
dönemde gerçekleştirilen iskân siyaseti ile bir Türk yurdu haline
getirilmiştir. XIX. yüzyılın ortalarında Kıbrıs’ın batı kesiminde yer alan Baf
kazasında yoğun bir Türk nüfusu yaşamaktadır. Baf’taki Müslüman Türk toplumunun
eğitim ihtiyacına cevap verecek bir medrese yoktur. Bu durum toplumun eğitim ve
kültür açısından gerilemesine, dinî ve millî bilincini yitirmesine ve
Hristiyanlaştırılma tehlikesi ile karşı karşıya kalmasına yol açmıştır.
İstanbul Fatih Medresesinde ilim tahsil ederek icazet alan Baf’lı İbrahim Sıdkı
Efendi, yetkin tasavvuf önderlerinden de tasavvuf eğitimi alarak bir müderris
ve bir mutasavvıf olarak memleketine dönmüştür. Daha sonra Türk toplumuna
hizmet etmek amacıyla Baf’ta bir medrese kurmayı başarmıştır. O, ömrünün sonuna
kadar 35 yıl Baf’ta yaptırdığı bu medresede müderrislik yaparak ve tasavvuf
önderi olarak Kıbrıs’taki Müslüman Türk toplumuna hizmet ederek ilmin
yayılmasına ve dinî hayatın benimsenmesine gayret etmiştir. Adadaki Türklerle
Rumlar arasında geliştirdiği iyi ilişkilerle barış içinde yaşanacak bir güven
ortamı sağlamayı başarmıştır. Ondan sonra damadı Ali Faik Efendi ile oğulları
ve torunları onun misyonunu devam ettirmişlerdir. XX. yüzyılın ortalarına kadar
ayakta kalmayı başaran Baf Medresesi asırlık ömründe Kıbrıs toplumuna hizmet
eden nice din adamı, öğretmen ve idareci yetiştiren bir eğitim kurumu
olduğundan makalemizin ana konusunu teşkil etmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 2 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 5 Sayı: 2 |
BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC ND) ile lisanslanmıştır