The European Union (EU) has been developing a framework for Roma inclusion, equality and participation since the 1990s, and it has been urging the accession countries to follow these policies. While the EU accession process has been instrumental in prioritising Roma inclusion on the political agenda in Turkey, the broader changes in Turkey-EU relations have contributed to the limited progress the Roma inclusion initiatives have made over time. This article argues that rather than approaching it as an isolated event, reading it through the lenses of de-Europeanisation and the rise of transactionalism in Turkey’s foreign policy helps us understand the stalemate that the Roma inclusion policies have reached.
Avrupa Birliği (AB), 1990'lardan bu yana Romanların eşitlik, katılım ve sosyal içermesine ilişkin bir çerçeve geliştirmekte ve katılım sürecindeki ülkeleri bu politikalara uymaya çağırmaktadır. AB'ye katılım süreci, Türkiye’de Romanların sosyal içermesine siyasi gündemde öncelik verilmesinde katkı sağlamakla birlikte Türkiye-AB ilişkilerindeki dönüşüm, bu girişimlerinin zaman içinde kaydettiği sınırlı ilerlemede etkili olmuştur. Bu makale, münferit bir olay olarak yaklaşmak yerine, ilgili gelişmeleri Avrupa'dan uzaklaşma ve Türkiye'nin dış politikasında artan işlemselcilik merceklerinden okumanın, Romanlara yönelik sosyal içerme politikalarının içine girdiği çıkmazı anlamamızda yardımcı olacağını savunmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2022 |
Submission Date | November 3, 2022 |
Acceptance Date | December 1, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |