Cam tavan sendromu, kadınların kariyerlerinde belirli bir noktadan sonra üst düzey yönetim pozisyonlarına yükselmelerini engelleyen görünmez engelleri ifade eder ve genellikle kurumsal kültür, önyargılar ve cinsiyetçi liderlik beklentileri gibi faktörlerden kaynaklanır (Eagly ve Carli, 2007: 63-71). Bu sendrom, kadınların kariyer ilerlemesini zorlaştırarak, onların örgütsel bağlılık düzeylerini de düşürmektedir. Örgütsel bağlılık ise, çalışanların işlerine ve çalıştıkları kuruma olan duygusal, normatif ve devamlılık bağlılıklarını ifade eder (Meyer ve Allen, 1991: 61-89).
Kadınların işgücüne katılımı, ekonomik kalkınma ve toplumsal refah açısından büyük önem taşır. Ancak Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı, gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmaktadır. 2022 verilerine göre, Türkiye'de kadınların iş gücüne katılım oranı %32 iken, erkeklerin iş gücüne katılım oranı %68 olarak kaydedilmiştir. Bu düşük katılım oranı, Türkiye'nin OECD ülkeleri arasında en düşük sıralamalarda yer almasına neden olmakta ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleşmesine yol açmaktadır (UNFPA, 2022: 2).
Bu çalışmanın temel amacı, kadınların işyerinde karşılaştıkları engellerin iş tatminleri ve bağlılıkları üzerindeki etkilerini incelemektir. Kadınların işgücüne katılımını artırmak ve çalışma hayatında karşılaştıkları engelleri aşmak için bu sorunların kapsamlı bir şekilde ele alınması gerekmektedir. Özellikle bankacılık sektöründe kadınların karşılaştıkları cam tavan sendromu kaynaklı sorunları ve bu sorunların örgütsel bağlılık üzerindeki etkilerini inceleyerek, bu alandaki bilgi boşluğunu doldurmayı amaçlamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer), Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 1 Ekim 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 23 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 25 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 5 Sayı: 2 |