Sovyet dönemi öncesinde Türk kökenli halklar İslam kimliğine önem atfediyordu ve onlar için bu kimlik etnik kimlikten daha önemliydi. Bu kimliğin halk üzerindeki etkisi Çarlar ve SSCB yöneticileri tarafından tehlikeli bulundu ve bertaraf etmek için, Ruslaştırma, bölme-parçalama politikaları, baskılar, katliamlar ve sürgünler, İslam karşıtı propagandalar ve yasaklamalar İslam'a karşı savaş metotları olarak kullanıldı. Her ne kadar İslam dininin tamamen ortadan kaldırılamadığını söylemek mümkün olsa da, İslam'ın etkisi büyük ölçüde kırıldı ve İslam sadece halkın kendilerini tanımlamak için kullandığı bir terim haline geldi. Ayrıca Türk kökenli halklar kendilerini farklı yerel milliyetlerle tanımlamaya başladılar. Fakat bu cumhuriyetlerde milletleşme süreci halen devam etmekte olduğundan kabileciliğin ve etnik gurupların önemi büyüktür ve politik yapı büyük ölçüde kabilecilik temeline dayanmaktadır. Bu durum iç huzuru tehlikeye sokabilecek potansiyel bir tehlike oluşturmaktadır. Sovyetlerin sona ermesiyle İslam'ın üzerindeki baskılar kalktı ve İslam kimliği eski gücünü Orta Asya'da, Kafkaslar'da, Çeçenistan ve Tataristan gibi Rusya Federasyonu'na bağlı yerlerde tekrar kazanmaya başladı. Yeni cumhuriyetler radikal olmayan "İslam"ı, geçmişe zıt olarak, milletleşme sürecine yardımcı olacak, vatandaşlar arasında kardeşliğin sağlanmasında olumlu rol üstlenecek, bölge barışına katkıda bulunabilecek yardımcı bir unsur olarak görmeye başladılar.Ortak İslam kültürü Türkiye ile Türk cumhuriyetleri arasındaki ilişkilerin gelişimi için olumlu bir psikolojik zemin hazırlamaktadır. Türk cumhuriyetleri cumhurbaşkanları arasında yapılan zirveler, öğrenci değişim programı, Türk iş adamlarının yatırımları, Türk devletinin ve iş adamlarının bu cumhuriyetlerde açtıkları kolejler, ortak TV yayıncılığı ve Türk cumhuriyetlerinin Latin alfabesini kabul etme kararları Türkiye ile Türk cumhuriyetleri arasında gelişen ilişkilerde önemli kilometre taşları oldu
Before the Soviet period, peoples of Turkic origin attributed importance to Islamic identity and therefore this identity was more important than ethnic identity for them. The effects of this identity on people was regarded as dangerous by Tsars and USSR, and to overcome this, Russification, policies of divide and rule, oppression, massacres and deportations, anti Islamic propaganda and prohibitions were used as methods of fighting against Islam. Although it is possible to argue that Islam was not removed completely, the impact of Islam was undermined to a large degree that it remained only as a term used by people to identify themselves. Also peoples of Turkic origin began to identify themselves with the domestic nationalities. Although nationalisation process still continues in these republics, tribes and ethnic groups are still important and political structure is largely based on tribe base. This situation constitutes a potential danger that can threat domestic peace. With the end of USSR, repression on Islam was diminished and Islamic identity started to regain its strength in the Central Asia, Caucasus, and the areas like
Tatarstan and Chechenstan in the Russian Federation. In contrast to the past, newly independent Turkic republics began to regard moderate Islam as an assistant factor that helps nation building, can take a positive role in establishing brotherhood among citizens and assist in regional peace. Common Islamic culture prepares a suitable psychological base for developing relations between Turkey and Turkic Republics. Summits taken place among presidents of Turkic Republics, student exchange program, investments of Turkish businessmen, modern collages
opened by Turkish state and Turkish businessmen in these republics, common TV broadcasting and Turkic republics' decision to adopt Latin alphabet, are milestones in developing relations between Turkey and Turkic republics.
Other ID | JA82EK97TV |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 1999 |
Published in Issue | Year 1999 Issue: 8 |
Ahmet Yesevi University Board of Trustees