Medeniyet öncesi toplumlarda şiddetin çok yaygın olduğu, insanların hayatlarını bu şekilde idame ettirebildikleri ve şiddetin kontrole tabi olmadığı düşünülmektedir (Keane, 1998). Düşüncenin ötesinde, şiddetin günümüzde ortaya çıkmış bir olgu olmadığı, köklerinin insanlık tarihinin başlangıcına dayandığı Hz. Âdem’in oğulları Habil ve Kabil arasında geçen hadiseden çok iyi bilinmektedir (Yetik, 2012).
Spor şiddeti, sporun kuralları dışında meydana gelen, zarar verici ve sporun amacıyla ilgisi olmayan davranış olarak tanımlanabilir (Terry ve Jackson, 1985). Modern sporlarda görülen şiddetin, şiddetin kaçınılmaz olduğu antik sporlara uzandığı söylenebilir. “Homer’in savaş kahramanlarının en çarpıcı özelliği, korkusuz ve cesur olmalarıdır. Tanrılar en çok korkusuz ve cesur olanları severler. Homer onları betimlerken, ata iyi binen, iyi güreşen, iyi kargı atan gibi sıfatlar kullanır. Onların dünyasında cesur olmak, iyi ve sağlam bir vücuda sahip olmak, kahramanca savaşmak bir erkeğin onuru için kesinlikle yapması gerekenlerdir. Bunları yapabilmek için de muhakkak spor faaliyetlerinde bulunarak vücutlarını geliştirmek durumundadırlar (Coşğun, 2011).” Antik dünyada şiddet ve spor arasındaki ilişki, spor ve savaş bağlantısından türetilmiştir. Sporun askeri hazırlık için bir yöntem olarak kullanıldığı aşikârdır. Spor yoluyla gerçek savaş olmaksızın askeri çatışma ortamı sağlanabilmiştir. Savaş taktikleri, askerlerin mükemmel bir fiziksel yapıya ve savaş zamanında paha biçilmez değeri olan dövüş becerilerine sahip olmalarını gerektirirdi ki bu beceriler dövüş sporlarından edinilmiştir (Poliakoff, 1995).
Birinin diğerine (insan veya hayvan) yumruk vurması, hayatta kalmak için “savunma veya saldırı” amacıyla yapılan çok eski bir davranıştır. “Yumrukla vurmak” eyleminin ilkel yapısı zamanla avlanma, savaş ve nihayetinde boks gibi organize bir spor için yapılan antrenmana dönüşmüştür. Boksun bilinen en eski sporlardan biri olduğu düşünülmekte (Potter, 2012), eldeki kanıtlara göre boksun izleri antik Mezopotamya’ya kadar uzanmaktadır (Resim.1). Boksta diğer sporlar gibi, antik atalarının bir mirası olarak günümüze gelmiştir. Dolayısıyla diğer antik sporlarda sıkça görülen şiddet öğesi, boks sporu içinde de muhtemelen vazgeçilmez olmuş bir unsurdur. Bu varsayımdan yola çıkarak, antik Yunan dönemi boksunda şiddetin nedenlerini, varlığını ve düzeyini, kullanılan malzemeleriyle ele alarak antik boksu sporda şiddet açısından tanıtmak bu çalışmanın amacıdır. İkincil kaynak araştırma yöntemi kullanılarak yapılan çalışmanın bilgi toplama araçları; mevcut içerisinden döneme ait ulaşılabilen boksla ilgili yazılı eserler, toprak kaplar, resimler, vazolar ve amforalar gibi arkeolojik kanıtlardır.Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 31, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Cilt: 5 Sayı: 3(Ek Sayı) |