The job of defense planners is to plan for future security by decreasing and managing the inalienable ambiguities of the strategic behavior. Uncertainties emanate from the fallibility of human mind, imperfection of decision-making processes, the requirement of coping with the future, and the relational and paradoxical logic of strategic behavior. Furthermore, Defense planning is essentially a political-bureaucratic undertaking and, as such, dominated by subjectivities, without any reliable scientific methodology. Scientific certainty only has a heuristic relevance in strategy and defense. It would, however, be possible to identify certain ways through which the ambiguities may be managed successfully, albeit partially. One overriding recommendation would be to consider the political, strategic, operational, and tactical levels of armed conflict as an integrated concept and to prepare a convenient structure for an effective and integrated institutionalization of civil-military cooperation in defense planning and strategic decision-making, from the lower echelons of the bureaucracy to the top political level.
Savunma plancılarının temel görevi planlamanın ayrılmaz özelliği olan stratejik belirsizliği azaltmaya ve yönetmeye çalışarak geleceğin güvenlik sorunlarını çözmektir. Belirsizlik insan düşüncesinin yanılabilmesinden, karar verme süreçlerinin yetersizliğinden, görevin geleceğe yönelik olmasından ve stratejik davranışın ilişkisel ve çelişkisel mantığından kaynaklanmaktadır. Bunun yanında, savunma planlaması esas itibariyle siyasi-bürokratik bir işlemdir ve öznelliklerin hakim olduğu bir alemde şekillenir. Strateji ve savunmada, bilimsel kesinlik yoktur, müsbet bilim sadece öğrenmeye ve değerlendirmeye yardımcı olabilir. Karanlığı tamamen aydınlatmak imkansız olsa da, alacakaranlığa kavuşmak amacıyla bazı noktaları gözden kaçırmadan bazı yolları keşfetmek mümkündür. Silahlı çatışmanın siyasi, stratejik, operatif ve taktik düzeylerini tek bir bütün halinde değerlendirerek, savunma planlaması ve uygulaması sürecini sivil-asker işbirliği zemininde kavramsallaştırmak ve kurumsallaştırmak öne çıkan bir tavsiye olarak tartışılmalıdır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2015 |
Submission Date | November 21, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 7 Issue: 12 |