Amaç: Hepatit B (HBV) ve hepatit C virüsü (HCV) enfeksiyonları, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de oldukça önemli bir sağlık sorunudur. Bu etkenlerin başlıca bulaşma yolları, enfekte kan veya vücut sıvılarıyla parenteral temas (perkütan yaralanma), cinsel yolla bulaş ve enfekte kişilerin kan ve vücut sıvılarıyla temastır olup, madde kullanımı olan kişiler bu enfeksiyonlar açısından önemli bir risk grubudur. Ülkemizden bu alanda yapılmış çalışma sayısı sınırlıdır. Bu çalışmada, özel bir hastanede bir özel hastane psikiyatri kliniğinde alkol ve madde bağımlılığı tedavisi almak için yatarak tedavi gören hastalarda HBV ve HCV seroprevalansını değerlendirmeyi amaçladık.
Gereç-Yöntem: Retrospektif olan bu çalışmada, Alkol ve Madde Tedavi Kliniğinde yatarak tedavi gören hastaların dosyaları, HBsAg, anti-HBs ve anti-HCV parametrelerinin sonuçları hastane otomasyon sisteminden retrospektif olarak değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya alınan 568 hastanın 154 (%27,1)’ü kadın, 414 (%72,9)’ü erkek ve yaş ortalaması 35 (18-88) idi. Hastaların 7 (%1,23)’sinde HBsAg, 229 (%40,4)’unda anti-HBs, 41 (%7,21)’inde anti-HCV pozitifliği saptandı. Cinsiyetlere göre HBsAg ve Anti-HCV pozitifliği oranları arasında fark yoktu.
Sonuç: Çalışmamızda anti-HCV pozitifliği oldukça yüksek bir oranda (%7,21) saptandı. Bu kişilerin HCV RNA ile test doğruluğu açısından değerlendirilmesi ve yine bu grupta saptanan enfeksiyonların etkin yeni nesil antiviraller ile tedavi edilmesi enfeksiyonu bulaştırabilecek insan sayısını azaltmak açısından da yararlı olacaktır.
yok
yok
Aim: Hepatitis B (HBV) and hepatitis C virus (HCV) infections pose a serious health problem in our country as well as all over the world. The main transmission routes of these agents include parenteral contact with infected blood or body fluids (percutaneous injury), sexual transmission, and contact with blood and body fluids of infected people. Accordingly, people with drug abuse are an important risk group for these infections. The number of studies in this field in Turkish context is limited. In this study, we aimed to evaluate the seroprevalence of HBV and HCV in inpatients for alcohol and substance addiction treatment in a private hospital psychiatry clinic.
Materials-Methods: This retrospective study relied on the files of the patients who were hospitalized in the Alcohol and Substance Treatment Clinic in the sense that the results of HBsAg, anti-HBs, and anti-HCV parameters were evaluated retrospectively from the hospital automation system.
Results: Of the 568 patient included in the study, 154 (27.1%) were female, 414 (72.9%) were male, and the mean age was 35 (18-88). Findings revealed that 7 (1.23%) of the patients were positive for HBsAg, 229 (40.4%) for anti-HBs, and 41 (7.21%) for anti-HCV. There was no significant difference between HBsAg and Anti-HCV positivity rates by gender.
Conclusion: In our study, anti-HCV positivity was detected at a very high rate (7.21%). It can be concluded that the evaluation of these people in terms of test accuracy with HCV RNA as well as treating the infections detected in this group with effective new generation antivirals will also be beneficial with respect to reducing the number of people who can transmit the infection.
yok
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Project Number | yok |
Publication Date | April 30, 2022 |
Acceptance Date | April 23, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 6 Issue: 1 |
Journal of Biotechnology and Strategic Health Research