Objective:
This review aims to provide a comprehensive overview of the impact of anti-CD38 monoclonal antibody therapy—specifically Daratumumab—on transfusion practices in patients with multiple myeloma, with a focus on the mechanisms of serological interference, associated transfusion challenges, and practical strategies for safe blood provision.
Methods:
A narrative review of current literature, clinical guidelines, and institutional experiences was conducted. Relevant studies, case reports, and expert recommendations published since Daratumumab’s approval in 2015 were examined to identify common patterns, laboratory solutions, and coordinated management protocols.
Results:
Daratumumab binds to CD38 antigens on reagent red blood cells, causing pan-reactivity in indirect antiglobulin testing and masking clinically significant alloantibodies. This interference can delay transfusion, complicate antibody identification, and increase the risk of hemolytic reactions if not managed appropriately. Key solutions include performing extended phenotyping/genotyping prior to therapy, using dithiothreitol (DTT)-treated cells for antibody screening, and ensuring K-negative units when DTT is used. Effective communication between clinicians, transfusion medicine specialists, and blood bank personnel is critical, supported by institutional protocols and education.
Conclusion:
While Daratumumab offers substantial therapeutic benefits in multiple myeloma, its interference with pretransfusion testing requires proactive, standardized strategies to prevent delays and ensure patient safety. National-level guidelines and consistent training could improve transfusion outcomes and optimize care for patients receiving anti-CD38 therapy.
Daratumumab multiple myeloma anti-cd38 monoclonal antibody transfusion management serologic interference dithiothretiol
Amaç:
Bu derleme, özellikle Daratumumab olmak üzere anti-CD38 monoklonal antikor tedavisinin multipl miyelom hastalarında transfüzyon uygulamalarına etkisini; serolojik interferans mekanizmaları, neden olduğu transfüzyon güçlükleri ve güvenli kan temini için pratik stratejiler açısından kapsamlı biçimde sunmayı amaçlamaktadır.
Yöntem:
2015 yılında Daratumumab’ın onaylanmasından bu yana yayımlanan literatür, klinik kılavuzlar ve kurumsal deneyimler incelenerek anlatı tarzında bir derleme yapılmıştır. Çalışmalar, olgu sunumları ve uzman önerileri değerlendirilerek laboratuvar çözümleri, ortak yönetim protokolleri ve sık karşılaşılan uygulama modelleri belirlenmiştir.
Bulgular:
Daratumumab, reaktif eritrositlerdeki CD38 antijenlerine bağlanarak indirekt antiglobulin testinde panreaktiviteye yol açar ve klinik olarak anlamlı alloantikorların saptanmasını maskeleyebilir. Bu durum transfüzyon gecikmelerine, antikor tanımlama güçlüklerine ve uygun yönetilmezse hemolitik reaksiyon riskine neden olabilir. Başlıca çözümler arasında tedavi öncesi genişletilmiş fenotipleme/genotipleme yapılması, antikor taramasında ditiotreitol (DTT) ile işlem görmüş hücrelerin kullanılması ve DTT kullanıldığında K-negatif ünitelerin temini yer alır. Klinik hekimler, transfüzyon tıbbı uzmanları ve kan bankası personeli arasında etkin iletişim, kurumsal protokoller ve eğitim programları ile desteklenmelidir.
Sonuç:
Daratumumab, multipl miyelom tedavisinde önemli terapötik faydalar sunmakla birlikte, transfüzyon öncesi testlerde yarattığı interferans, gecikmeleri önlemek ve hasta güvenliğini sağlamak için proaktif ve standartlaştırılmış yaklaşımlar gerektirir. Ulusal düzeyde kılavuzların oluşturulması ve düzenli eğitim, anti-CD38 tedavisi alan hastalarda transfüzyon sonuçlarını iyileştirebilir.
Daratumumab multiple miyelom anti-cd38 monoklonal antikor transfüzyon yönetimi serolojik interferans ditiotreitol
derlemede etik onay gerektirecek veri kullanımı olmamıştır
bulunmamakta
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences (Other) |
Journal Section | Review |
Authors | |
Early Pub Date | September 10, 2025 |
Publication Date | August 31, 2025 |
Submission Date | August 16, 2025 |
Acceptance Date | August 20, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 9 Issue: 2 |
Journal of Biotechnology and Strategic Health Research