Amaç: Çalışmanın amacı, 13-18 yaş arasındaki lise öğrencisi ergenlerde akran zorbalığının sosyal medyada üretiminin ve yeniden üretiminin okul sosyal hizmeti çerçevesinde değerlendirilmesidir.
Gereç ve Yöntem: Araştırmada nicel ve nitel yöntemlerin bir arada kullanıldığı karma metodoloji kullanılmış, model olarak ise “açımlayıcı sıralı” model benimsenmiştir. Araştırmanın nicel veri toplama ve analiz süreci dikkate alındığında örneklemini, Kanuni Meslek Lisesi 2. sınıfta okuyan 56 kişi, İbn-i Sina Sağlık Meslek Lisesi 3.sınıfta okuyan 55 kişi ve Keçiören Lisesi 1.sınıfta okuyan 55 kişi olmak üzere toplam 168 kişi oluşturmaktadır. Verilerin toplanması Pişkin ve Ayas (2007) tarafından geçerliliği ve güvenilirliği yapılarak geliştirilmiş olan Akran Zorbalığı Ölçeği Ergen Formu aracılığıyla gerçekleştirilmiştir. Veriler, SPSS 20.0 paket programı aracılığıyla analiz edilmiştir. Araştırmanın nitel veri toplama ve analiz süreci kısmındaysa katılımcılar, Akran Zorbalığı Ölçeği Ergen Formu paralelinde zorba ve kurban boyutunda anlamlı ilişki tespit edilerek her iki boyuttan da en yüksek puan alan 15 öğrenciden oluşmaktadır. İlgili katılımcılarla sosyal medya kullanım sıklığı ve biçimini açığa çıkarmak için “derinlemesine mülakat” tekniği, “yarı yapılandırılmış form” dolayımında gerçekleştirilmiştir. Veriler içerik analizine tabi tutularak temalar ve alt temalar oluşturulmuştur. Burada tüm veriler ayrı ayrı araştırmacılar tarafından kodlanmış ve karşılaştırılmıştır.
Bulgular: Nicel veri toplama ve analiz kısmında, Akran Zorbalığı Ölçeği Ergen Formu neticesinde kurban ve zorba boyutu her ikisinde de minimum puan olan 43 şeklinde bulunmuştur. Dolayısıyla kurban ve zorba boyutuna frekans analiziyle bakıldığında minimum ve maksimum değerin doğrusal olarak minimal olduğu saptanmıştır. Nitel veri toplama ve analiz sürecindeyse “sosyal medya kullanım sıkılığı ve biçimi” başlığında ana temaya ve buna bağlı olarak “iletişim yolu olarak sosyal medya”, “sosyal medyadan uzaklaşmanın sonucu olarak huzursuzluk ve yoksunluk duygusu” şeklindeki alt temalara; ikinci ana tema olarak “sosyal medyada nefret söyleminin üretimi ve yeniden üretimi” başlığında ana temaya ve buna bağlı olarak “nefret söyleminin normalleştirilmesi” ve “sosyal medyada nefret söyleminin hedef grupları” biçimindeki alt temalara; son olarak ise “sosyal medya kullanımı ve okul yaşamı” başlığında ana temaya ve buna bağlı olarak “okuldaki ilişkilerin belirleyici odağı olarak sosyal medya” ve “okul ortamında şiddetin kaynağı olarak sosyal medya” şeklindeki alt temalara ulaşılmıştır.
Sonuç: Toplumun nefret söylemi odağındaki tutum ve yargılarının sosyal medyada araç olmasıyla birlikte akranlar arasında olumsuz bir aktarım oluştuğu görülmektedir. Araştırma sonuçları dikkate alındığında ergenler açısından var olan hizmet modellerinin geliştirilmesi okul sosyal hizmeti gibi yeni hizmet modellerinin oluşturulmasına katkı sağlanmasının gerekliliği vurgulanmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Social Work (Other) |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 3 Issue: 2 |