Grev hakkı Anayasanın 54. maddesinin 1. fıkrasında tanımlanmaktadır. Buna göre “Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler. Bu hakkın kullanılmasının ve işverenin lokavta başvurmasının usul ve şartları ile kapsam ve istisnaları kanunla düzenlenir.” Grev hakkına ilişkin düzenlemeler ayrıca Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda da yer almaktadır. Yasal mevzuatımıza göre işçiler greve ancak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sırasında uyuşmazlık çıkması halinde ekonomik ve sosyal haklarını korumak için başvurabilirler. Yasal grevin dışında yapılan tüm eylemler ise mevzuatımıza göre yasa dışı grev olarak kabul edilmektedir. Buna karşın, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi kararlarıyla toplu eylem hakkı yargı kararlarıyla tanınmaya başlamıştır. Anayasanın 90.maddesinin 5. fıkrasına göre “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.” Uluslararası normların iç hukuka etkisi toplu eylem açısından oldukça önemlidir. Çalışmamızda öncelikle uluslararası belgelerde ve yabancı ülkelerin hukuk sistemlerinde grev hakkı ve toplu eyleme ilişkin düzenlemeleri inceleyip ardından Türk Hukukunda grev hakkı ve toplu eylemi Yargıtayın üç farklı kararı bağlamında ele almaya çalışacağız
According Constitution article 54/1 if a disagreement arises during the collective bargaining process, workers have the right to strike. Regulations which are related to right to strike is also held in Law on Trade Unions and Collective Labour Agreements. In our legal system, workers only strike in the event of a dispute during negotiations to make a collective labour code to protect and improve their economic and social rights and also working conditions. If the conditions for lawful strike is not fulfilled, the strike becomes unlawful. On the other hand, collective actions, which are not regulated in our Law on Trade Unions and Collective Labour Agreements, are recognized by Turkish Supreme Court in the light of decisions of European Court of Justice and other international agreements. According to Constitution article 90/5 “In the case of a conflict between international agreements, duly put into effect, concerning fundamental rights and freedoms and the laws due to differences in provisions on the same matter, the provisions of international agreements shall prevail. Collective actions must be examined in the context of international law. In our study, firstly the right of strike and collective actions are examined and then three different Supreme Court decions will be held
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 4 Issue: 51 |