Klasik İslâm hukuku doktrininde evlilik içerisinde doğan çocuğun nesebini reddetmenin iki yolu vardır. Birincisi, liân/mülâane olarak isimlendirilen yöntemdir. Terim olarak liân/mülâane, kocanın karısını zina ile suçlaması (kazif) sonucu açtığı redd-i nesep davası üzerine karı-kocanın mahkemede özel olarak yeminleşmeleri anlamına gelmektedir. İkincisi ise çocuğun nesebinin kocaya ilhakını/nisbetini imkânsız kılan; “kadının nikâhtan önce başkasından hamile kaldığının kesin olarak bilinmesi veya nikâh akdinin üzerinden altı ay geçmeden doğumun olması”, “kocanın biyolojik ve fizyolojik kusurlarından dolayı çocuk sahibi olamayacağının anlaşılması” ve “karı-koca arasında cinsel ilişkinin imkânsız olması” gibi durumlarda söz konusu olmaktadır. Bu gibi durumlarda koca liân uygulamasına gerek olmaksızın redd-i nesep davası açma hakkına sahiptir.
Günümüzde ise bilim ve teknolojinin gelişmesi ile nesebin sübût ve nefyi/reddi ile ilgili hukuk davalarında DNA parmak izi testi de bir ispat vasıtası olarak kullanılmaktadır.
DNA parmak izi, ana-babadan kalıtım (genetik) yoluyla çocuğa aktarılan, her ferdin özel olarak biyolojik kimliğine delalet eden ve belirli bilimsel kurallar çerçevesinde bilinmesi mümkün olan genetik iz/özellik/şifre olarak tanımlanmaktadır.
Her insanın fizyolojik yapısında (fenotip) benzerlikler olduğu gibi farklılıklar da vardır. Yine aynı şekilde her insanın biyolojik ve genetik yapısı (genotip) büyük oranda birbirine benzemekle birlikte aralarında bazı farklılıklar da bulunmaktadır. Nitekim bugün fizyolojik olarak birbirine çok benzer görünen insanların, “parmak izi, ses izi, koku izi ve DNA parmak izi” gibi biyolojik ve genetik özellikler açısından diğer insanlardan farklı olduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır.
Diğer taraftan nesebin sübûtu veya nefyi/reddi, verâset (miras), velâyet, nikâh (evlenme yasağı), hıdâne (himaye ve terbiye hakkı), nafaka hakkı, âkile, şahitlik vs. gibi birçok fıkhî/hukuki meseleyi yakından ilgilendirmektedir.
Bundan dolayıdır ki İslâm hukukunda, evlilik içerisinde doğan çocuğun zina mahsulü olduğu veya evlilik öncesine ait olduğu yönünde kesin bir bilgi, delil veya kuvvetli bir ihtimalin olması halinde, liân yoluyla veya liân uygulamasına başvurmadan kocaya bu çocuğun nesebini reddetme hakkı verilmiştir.
Konuyla ilgili naslardan (Nur, 24/6-9) anlaşıldığı üzere liân uygulaması, karısına zina suçu isnat edip de bunu beyyine (dört şahit) ile ispat edemeyen koca için meşru kılınmıştır. Dolayısıyla koca, karısına zina isnadında bulunur ve bunu dört şahit ile ispat ederse veya kadın zina yaptığını ikrar/itiraf ederse liân uygulamasına gerek kalmaz ve kadına zina haddi uygulanır. Çünkü kadının zina suçu, şahitler ile sabit olmuştur ve liân uygulamasına gerek kalmamıştır.
Şu halde, zina suçunun ispatında olduğu gibi, nesebin reddi konusunda da, karısının gebeliğinin veya evlilik içerisinde doğan çocuğun kendisinden olmadığını iddia eden ve bunu DNA parmak izi testi ile ispat eden koca için liân uygulamasına gerek olmadan çocuğun nesebini reddetme hakkı olmalıdır. Buna göre DNA parmak izi testi sonucunda çocuğun kocadan olduğu anlaşılır ise karısını zina ile suçladığı (kazif) ve bunu ispat edemediği için kocaya kazif cezası uygulanır. Ancak DNA parmak izi testi sonucunda çocuğun başkasından olduğu anlaşılırsa çocuğun nesebi kocaya ilhak edilemez ve hamileliğin ikrah (tecavüz) yoluyla veya şüpheli cinsel ilişki sonucu olma ihtimalinden dolayı kadına da zina cezası (haddi) uygulanmaz.
Diğer taraftan, nesebin reddi ile ilgili liân uygulaması istisnaî bir kuraldır. Asıl olan ise çocuğun zina mahsülü, yani zina sonucunda olduğunun beyyine (dört şahit) ile ispat edilmesidir. Dolayısıyla liân, dini açıdan ibadet bilinci ile yapılması gereken ve terk edildiğinde kişinin günahkâr olacağı bir uygulama değildir. Buna göre DNA parmak izi testini delil olarak kabul etmek, liân uygulamasını nesh/iptal etmek değil, aksine liân uygulamasına gerek kalmadığı için onu terk etmektir. Dolayısıyla DNA parmak izi testine başvurma imkânının olmadığı yerlerde, liân/mülâne uygulaması yine yürürlükte kalmaya devam edecektir. Sonuç olarak; “İslâm Aile Hukukunda DNA Parmak İzi Testi İle Nesebin (Soybağının) Reddi” konusunda şunları söylemek mümkündür.
İslâm Aile Hukuku Nesep/Soybağı Nesebin Reddi DNA Parmak İzi Testi Liân/Mülâane DNA Parmak İzi Testi
There are two ways to deny the lineage of a
child who was born in marriage contract in classical Islamic legal
doctrine. The first is to sue in court by husband accusing his wife by
adultery. In this case, both the wife and husband swear properly (liʿān / mulāʿana) in the court opened
and as a result of the court, the child’s lineage falls from husband. The
second is that there are certain special circumstances that are inevitable for
the child to be born in marriage from husband in terms of reason and science/
medical point. In such a case, the husband has the right to sue the denial of
lineage without the need for a liʿān/mulāʿana
application. Nowadays (recently), with the development of science and
technology DNA fingerprinting is used as a means of proof in proving the lineage and denying the lineage. Contemporary Islamic
law researchers have stood on the issue of the determination or denial of
lineage with DNA fingerprint test. This study will focus only on “Denial of Lineage/Paternity by DNA Fingerprint
Test in Islamic (Family) Law”.
In Islamic Law has given great importance
to determine a lineage
truthfuly, and the right for
husband to refuse the lineage of a child, who was born in marriage contract as
long as the child was from somebody else.
There are two ways to deny the lineage of
a child who was born in marriage contract in classical Islamic legal doctrine.
The first way is the method known/called as liʿān/mulāʿana. As a legal term the
liʿān/mulāʿana is both the wife’s and husband’s swearing in the court opened
for denial of lineage (liʿān) after the husband’s blaming his wife for adultry
(qazif).
The second way which makes the child's
paternity impossible to husband are conditions such as knowing with certainty
that the woman got pregnant from someone else before mariage contract or her
giving birth after marriage contract before six month completed; realizing that
the husband could not have (was not able to have) a child because of his
biological and/or physiological defects (disabilities) and/or the sexual
intercourse between the husband and wife is not possible. In such
circumstances, the right to refuse the lineage of this child who was born in
marriage contract has been legitimated to the husband without liʿān.
Nowadays (recently), with the development
of science and technology, DNA fingerprinting is used as a proof in denial or
approval of the lineage cases.
DNA fingerprint is defined as the genetic
code transmitting from parents to children through inheritance, that signifies
each individual’s particular biological identity and that is possible to be
known within the framework of specific scientific guidelines.
There are differences as well as
similarities in the physiological structure/creation (phenotype) of each
person. In the same way, each person's biological and genetic
structure/characteristics (genotype) are similar to each other but there are
some differences between them. As a matter of fact, it has been scientifically
proven that people who look physiologically very similar are different from
other people in terms of biological/genetic (genotype) characteristics such as
"fingerprints, phonemes, scent marks and DNA fingerprints".
On the other hand, the determination or
denial of lineage is closely related to many legal issues as inheritance,
custody, marriage (marriage prohibition), hıdane (right of protection and
training), right of alimony, āqila, witness, etc.
That is why, in Islamic law, in the case
of a precise information, evidence or a strong possibility about the child born
in a true marriage is adulterated or belongs to the pre-wedding/before the
wedding, the husband has been given the right to refuse the child's
lineage/surname by resorting to the liʿān or without resorting to the liʿān.
As understood from the verses (al-Nur
24/6-9) concerning the subject, the practice of liʿān has been made legitimate
for the husband who cannot prove an adulterous crime to his wife with four
witnesses. Hence, if the husband accuses his wife of adultery and proves it
with four witnesses or the wife confesses adultery, there is no need for liʿān
application and a penalty for adultery (hadd) is imposed on a woman because the
wife’s adultery is certain with the witnesses and the application of liʿān is
not needed.
In that case, just as it is in the
evidence of adultery, also on the issue of lineage’s denial, the husband should
have the right to refuse the child's lineage when he claims that he did not
impregnate his wife or that the child born in their marriage does not belong to
him and he proves it by DNA fingerprint test without the need for liʿān
application. Accordingly, if the DNA fingerprint test reveals that the child is
from the husband, a slander (qazif) penalty is applied to the husband because
he blamed his wife for adultery (qazif) and could not prove it. However, if the
DNA fingerprint test reveals that the child is from someone else but the
child's lineage cannot be annexed to husband, adultery is not applied to the
woman because of the possibility that the pregnancy may be by way of rape
(enforcement to sexual intercourse) or as a result of suspected sexual
intercourse.
On the other hand, the application of
liʿān related with the denial of lineage is an exceptional rule. The main issue
is to prove with four witnesses that the child is the result of adultery.
Therefore, religiously, the liʿān is not an application that must be done with
worship consciousness and that makes one a sinner when abandoned. According to
this, to accept the DNA fingerprint test as evidence is not to cancel the liʿān
application, on the contrary, it is to abandon it because it does not need the
liʿān application. Therefore, the application of the liʿān will continue to be
in effect where there is no opportunity to apply DNA fingerprint testing.
As a result, on “Denial of The
Lineage/Paternity by DNA Fingerprint Test in Islamic Family Law” it is possible to say
Subjects | Religious Studies |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 15, 2017 |
Submission Date | January 27, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 21 Issue: 1 |
Cumhuriyet Theology Journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).