Arap edebiyatı tarihinin dönemlerinden biri olarak Osmanlı dönemi Arap edebiyatı yaklaşık dört buçuk asırlık uzun bir dönemi kapsamaktadır. Modern dönemde Arap edebiyatı tarihi yazımına öncülük eden Carlo Alfonso Nallino (öl.1938), Hamilton Gibb (öl.1971), Régis Blachère (öl.1973) gibi müsteşrikler Osmanlı dönemi Arap edebiyatını yok saymış, dahası bir çöküş ve inkıta evresi olarak tanımlamışlardır. Bu makalede sözü edilen araştırmacıların dönemle ilgili iddialarının sağlamasını yapmak üzere Osmanlı’da Arap edebiyatı alanında var olan süreklilik, çeşitlilik ve gelişim durumu dönemin öncü iki edebiyatçısı ve eserlerinde ön plana çıkan temalar üzerinden konu edilmiştir. Makale, literatür değerlendirmesinin de yapıldığı bir girişi, Osmanlı Dönemi Arap edebiyatı hakkında bir değerlendirmeyi, 17. yy. Osmanlı dönemi Arap edebi çevrelerinde meşhur olan edebiyatçılardan Yûsuf el-Bedî‘(öl. 1073/1662)’nin ve Şihâbuddîn el-Mûsevi Ebû Ma‘tûḳ (öl. 1087/1676)’un edebi şahsiyetlerini ve eserlerinde ön plana çıkan temaları, edebi süreklilik açısından incelemeyi içermektedir. Adı geçen iki edebi şahsiyetin seçilmesinin sebebi, edebiyatta hem geleneği korumuş olmaları hem de eserlerinin modern dönem edebiyatını etkilemiş olmasıdır. Genel olarak Osmanlı dönemi Arap edebiyatında ortaya konan edebî eserler hakkında, özel olarak makalenin konusunu teşkil eden edebiyatçılar hakkında henüz yeterli sayıda ilmî araştırmanın bulunmaması bir boşluk oluşturmaktadır. Makalemiz, önemini bu boşluğu bir nebze de olsa doldurma çabasından almaktadır. Makalemizde, bu dönemin edebî gelişim ve zenginlik açısından bir duraksamaya uğrayıp uğramadığı veya yok sayılacak denli edebî faaliyetlerden uzak olup olmadığı; edebiyat sahasında geleneğin sürekliliğinin sağlanıp sağlanmadığı ve edebî olgunluk ile gelişime ulaşılıp ulaşılmadığı sorularına cevap bulmak amaçlanmıştır. Dönemin iki usta edebiyatçısına ait edebî temaların süreklilik bakımından değerlendirilmesi suretiyle konuya objektif bir bakış açısı sunmak hedeflenmiştir. Makalede nitel araştırma yöntemlerinden betimleyici yöntem kullanılmış olup edebî metinlerden verilen örnekler sınırlı tutulmuştur. Osmanlı Döneminin, Arap edebiyatının sekteye uğradığı bir dönem olmayıp, kendisinden önceki edebî dönemlerin devamı olarak canlılığını sürdürdüğü ve modern döneme temel teşkil edecek çalışmaların yapıldığı verimli bir dönem olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yûsuf el-Bedî‘î’nin ve Ebû Ma‘tûḳ'un edebî zevkleri, tenkit yetenekleri ve şair kimlikleri, onları yetiştiren kültürel çevreyi yansıtırken, canlı bir entelektüel ortamın varlığını da gösterir. Şiirlerinde klasik kasidenin temalarını dönemlerine uygun şekilde işleyerek, Arap edebiyatının zengin mirasının nesilden nesile aktarıldığını kanıtlarlar. Onların edebî kişilikleri, yaşadıkları yüzyılın entelektüel düzeyini ve dönemin edebiyatçı profilini nitelikli bir şekilde temsil etmektedir.
The Ottoman period in Arabic literature, spanning approximately four and a half centuries, is a significant era in the history of Arabic literature. However, orientalists like Carlo Alfonso Nallino (d. 1938), Hamilton Gibb (d. 1971), and Régis Blachère (d. 1973), who were pioneers in modern Arabic literary historiography, either ignored the Arabic literature of the Ottoman period or labeled it as an era of decline and interruption. This article challenges these claims by examining the continuity, diversity, and development within Arabic literature during the Ottoman period, focusing on two leading literary figures of the time and the themes prominent in their works. The article starts with a literature review, then moves on to an evaluation of Ottoman-period Arabic literature. It particularly examines the literary personalities and themes in the works of Yusuf al-Badi'i (d. 1073/1662) and Shihabuddin al-Mousavi Abu Ma'tuq (d. 1087/1676), who were well-known in the 17th century Ottoman Arab literary circles. These two figures were chosen for their role in preserving literary tradition while also influencing modern Arabic literature. The scarcity of scholarly research on the literary output of the Ottoman period, especially concerning the figures discussed in this article, represents a significant gap in the field that this study seeks to address. The article aims to determine whether this period experienced a literary decline, whether the continuity of literary traditions was maintained, and whether literary maturity and development were achieved. By assessing the literary themes of these two prominent writers in terms of continuity, the article provides an objective perspective. The study employs the descriptive method, one of the qualitative research techniques, and offers limited examples from literary texts. The conclusion drawn is that the Ottoman period was not a time of literary decline in Arabic literature but rather a productive era that sustained the vitality of previous literary traditions and laid the groundwork for the modern era. The literary tastes, critical abilities, and poetic identities of Yusuf al-Badi'i and Abu Ma'tuq reflect the cultural environment that nurtured them, illustrating the existence of a vibrant intellectual milieu and demonstrating how the rich legacy of Arabic literature was transmitted across generations.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies (Other), Arabic Language and Rhetoric |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2024 |
Submission Date | July 15, 2024 |
Acceptance Date | November 2, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 28 Issue: 2 |
Cumhuriyet Theology Journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).