İbn
Âbidin, Hanefi mezhebinin klasik tarzda eser veren son temsilcilerindendir.
Meşhur eseri Reddü’l-muhtâr bu bağlamda önemlidir. Çünkü kendisinden
önceki kaynakları ve mezhep içi işleyişi bütünüyle gösterme imkânına sahiptir.
Şeyh Bedreddin, Osmanlı’nın ilk dönem fakihlerindendir. Mezhep birikiminin
uygulama sahasındaki yöntemlerini göstermesi bakımından çok önemli olan ve bu
sebeple başvuru kaynağı olarak görülen Câmiu’l-fusûleyn adlı eseri
yazmıştır. Bu iki kaynağın iktibas açısından karşılaştırılması yoluyla,
birincinin ikinci üzerindeki etkisi ortaya konacaktır. Böylece tarihi süreç
içerisinde Şeyh Bedreddin’in çalışmalarının Hanefi mezhebine katkısı üzerinden
hareketle yeni çalışmalar için bu kaynağa dikkat çekilmiş olacaktır.
Ibn Âbidin is one of the last
representatives of Hanafi sect, who has given work in classical style.
Raddu’l-mukhtâr his famous work is important in this context. Because, it has
wholly opportunity to show previous sources before him and intra-sectarian
operations. Sheikh Bedreddin is on of the first Ottoman’s scholars. He wrote
the book Câmiu’l-fusûleyn which is important because it shows methods of
accumulation sect in field of application and for that reason it is considered
as reference source. In terms of citation, by the compare this two sources, the
effect of first on the second will be put forward. So it will be attracted
attention to this source for new studies starting over contribution of Sheikh
Bedreddin’s works to Hanafi sect historical process.
Journal Section | Peer-reviewed Research Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | June 15, 2012 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 16 Issue: 1 |
CUIFD Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.