Toplumlar kültür, inanç, adet ve geleneklerin, nesilden nesile aktarabildikleri ölçüde
ayakta kalmaya muvaffak olurlar. Özellikle yirminci yüzyılın son yıllarında, belirttiğimiz
faktörler daha da önem kazanmaktadır. Tarihi yüzlerce asra dayanan bir milletin evlatları
olarak, geçmişimize, kültürümüze, inanç ve benliğimize sahip çıkmamız ve bu değerleri
muhafaza etmemiz, bizim ve bizden sonraki nesillerimiz için bir güvence olacaktır.
Toplumlarda en geç dejenerasyona uğrayan ögelerin başında din ve kültür gelmektedir.
Bunların sonraki nesillere ulaştırılmasında yazılı ve sözlü bilgi birikimi, elbette milletlerin
kaderlerini belirlemektedir.
Toplumlar kültür, inanç, adet ve geleneklerin, nesilden nesile aktarabildikleri ölçüde
ayakta kalmaya muvaffak olurlar. Özellikle yirminci yüzyılın son yıllarında, belirttiğimiz
faktörler daha da önem kazanmaktadır. Tarihi yüzlerce asra dayanan bir milletin evlatları
olarak, geçmişimize, kültürümüze, inanç ve benliğimize sahip çıkmamız ve bu değerleri
muhafaza etmemiz, bizim ve bizden sonraki nesillerimiz için bir güvence olacaktır.
Toplumlarda en geç dejenerasyona uğrayan ögelerin başında din ve kültür gelmektedir.
Bunların sonraki nesillere ulaştırılmasında yazılı ve sözlü bilgi birikimi, elbette milletlerin
kaderlerini belirlemektedir.
Journal Section | Peer-reviewed Research Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 15, 1998 |
Published in Issue | Year 1998 Issue: 2 |
CUIFD Creative Commons Atıf-Gayriticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.