Purpose: Urinary tract infection is one of the most common infections in childhood. Because of the long term sequelae, differentiation of pyelonephritis from cystitis is important. The aim of this study is to determine the value of biomarkers such as C-reactive protein and procalcitonin and whether preferred to predict pyelonephritis in children without 99mTcDimercaptosuccinic Acid scan. Material and Methods: Fifty children aged 3 months to 16 years with a first urinary tract infection were included in this retrospective observational study. The medians, sensitivity, specificity, and cut-off values of serum C - reactive protein and procalcitonin to predict pyelonephritis were determined. Results: Thirty-two (64%) patients were diagnosed with pyelonephritis and 18 (36%) were diagnosed with cystitis. The cut-off value for C - reactive protein was 34 mg/L to predict pyelonephritis, with 69% sensitivity and 61% specificity. The cut-off value for procalcitonin was 0.23 ng/mL to predict pyehlonephritis, with 69% sensitivity and 66% specificity. In combination, these biomarkers were 63% sensitive and 78% specific to predict pyelonephritis. Conclusion: Using a combination of procalcitonin and C-Reactive Protein is preferred to predict pyelonephritis in children, instead of the 99mTc-Dimercaptosuccinic Acid scan. Because of its disadvantages, the 99mTcDimercaptosuccinic Acid scan should be avoided in children.
Amaç: İdrar yolu enfeksiyonu, çocukluk çağının en sık görülen enfeksiyonlarından biridir. Piyelonefritin uzun dönemde görülen sekelleri nedeniyle sistitten ayırımı önemlidir. Bu çalışmanın amacı, çocuklarda 99mTc-Dimerkaptosüksinik Asid ile sintigrafik görüntüleme yapılmaksızın piyelonefrit ayırımını yapmakta prokalsitonin ve C-Reaktif Protein gibi belirteçlerin tanısal değerini saptamak, 99mTc-Dimerkaptosüksinik Asid ile sintigrafik görüntüleme yapılacak hastalar konusunda yol gösterici olup olmayacağını belirlemektir. Materyal ve Metod: Bu çalışmaya, 3 ay ile 16 yaş arasında, ilk kez idrar yolu enfeksiyonu geçiren 50 çocuk dahil edilmiştir. Retrospektif gözleme dayalı bir çalışmadır. Piyelonefrit tanısı için serum C-Reaktif Protein ve prokalsitonin düzeylerinin ortanca değeri, duyarlılık, özgüllük ve cut-off değerleri saptandı. Bulgular: Hastaların 32’si (%64) piyelonefrit tanısı alırken, 18 (%36) hasta sistit tanısı aldı. Piyelonefrit tanısı için CReaktif Protein cut-off değeri %69 duyarlılık ve %61 özgüllük ile 34 mg/L iken, prokalsitonin için bu değer %69 duyarlılık ve %66 özgüllük ile 0,23 ng/mL saptandı. Her iki belirteçin birlikte kullanılması ise %63 duyarlılık ve %78 özgüllük ile piyelonefrit tanısını destekledi. Sonuç: Çocuklarda piyelonefrit tanısını koymakta serum prokalsitonin ve C-Reaktif Proteinin birlikte değerlendirilmesi, 99mTc-Dimerkaptosüksinik Asid ile sintigrafik görüntüleme yapılacak hastalarda yol gösterici olabilir. Böylece çocuklar 99mTc-Dimerkaptosüksinik Asid ile sintigrafik görüntülemenin dezavantajlarından uzak tutulabilir.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Research |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 |