Bu çalışmanın amacı yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde konuşma eğitimi ile ilgili 2013-2023 yılları arasında Türkiye’de yapılan lisansüstü tezlerin araştırma eğilimlerini ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda çalışmada söz konusu yıllar arasında konuşma eğitimi alanında yazılan 86 lisansüstü tez betimsel tarama modeline uygun olarak incelenmiştir. Tezlerin yıllara, türüne ve araştırma yaklaşımlarına, çalışma grubuna, veri toplama araçlarına, bağımlı ve bağımsız değişkenlerine göre dağılımlarına bakılmıştır. Araştırma bulgularına göre söz konusu yıllar arasında yapılan tezlerin büyük çoğunluğunun yüksek lisans tezlerinden oluştuğu tespit edilmiştir. Tezlerde en çok kullanılan veri toplama araçlarının formlar, ölçekler ve dokümanlar olduğu görülmüştür. Grup, öz ve akran değerlendirme, portfolyolar, proje, drama gibi alternatif ölçme değerlendirme yaklaşımlarının az ya da hiç kullanılmadığı görülmektedir. Nicel araştırmanın tercih edildiği söz konusu tezlerde ders kitapları arasında en fazla Yedi İklim Türkçe kitabı; en az ise Türkçeye Yolculuk ve İzmir Yabancılar İçin Türkçe kitapları üzerinde çalışmalar yapıldığı saptanmıştır. Düzey temelli incelemede ise en fazla B1, en az ise A1 düzeyinde konuşma becerisi ile ilgili uygulamalar yapıldığı; Türkiye’de ilkokul ve lisede eğitim gören yabancı öğrenciler üzerinde ise çok az çalışma yapıldığı; ortaokul öğrencileri üzerinde ise hiç çalışma yapılmadığı tespit edilmiştir. Yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde konuşma eğitimi alanında yapılan lisansüstü tezlerde ele alınan bağımlı değişkenler sırasıyla konuşma becerisi, konuşma etkinlikleri, konuşma kaygısı, anlatma becerisi ve üretici dil becerisi şeklindedir. Bağımsız değişkenlerde ise yaş, cinsiyet, uyruk gibi demografik değişkenler, yaratıcı drama, iletişimsel yöntem, göreve dayalı dil öğretimi, etkileşim stratejileri, konuşmada söz varlığının olduğu görülmektedir. Araştırmada, elde edilen bulgular ışığında 2020 yılında “Tamamlayıcı Cilt” adı altında yenilenen Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metninde sesletim, işaret dili ve teknoloji kullanımı alanlarına eklenen ve konuşma becerisiyle doğrudan ilgili olan yeni kazanımlar veya değişimlere koşut olarak bu yönde yapılacak çalışmaların alan yazınına katkı sağlayacağı, gelecekte konuşma eğitimi alanında yapılacak çalışmalarda süreç temelli yaklaşımların kullanılması ve alternatif ölçme değerlendirme araçlarından faydalanılması yönünde önerilerde bulunulmuştur.
The aim of this study is to reveal the research trends of postgraduate theses on speaking education in teaching Turkish as a foreign language in Turkey between 2013 and 2023. For this purpose, 86 postgraduate theses written in the field of speaking education between the years in question were examined in accordance with the descriptive survey model. The distribution of theses according to years, type and research approaches, study group, data collection tools, dependent and independent variables were examined. According to the research findings, it was determined that the majority of the theses conducted between the years in question consisted of master's theses. It was observed that the most commonly used data collection tools in the theses were forms, scales and documents. It is seen that alternative assessment and evaluation approaches such as group, self- and peer-assessment, portfolios, projects and drama are rarely or never used. In the aforementioned theses where quantitative research was preferred, it was found that among the textbooks, studies were conducted mostly on Yedi İklim Türkçe textbook and least on Türkçeye Yolculuk and İzmir Turkish for Foreigners textbooks. In the level-based analysis, it was found that most of the studies were conducted on B1 and least on A1 level students; very few studies were conducted on foreign students studying in primary and high schools in Turkey; and no studies were conducted on secondary school students. The dependent variables addressed in postgraduate theses in the field of speaking education in teaching Turkish as a foreign language are speaking skills, speaking activities, speaking anxiety, narration skills and productive language skills. As for the independent variables, it is seen that demographic variables such as age, gender, nationality, creative drama, communicative method, task-based language teaching, interaction strategies, and vocabulary in speaking. In the light of the findings obtained in the study, it was suggested that the studies to be conducted in this direction will contribute to the literature in parallel with the new acquisitions or changes added to the areas of pronunciation, sign language and technology use in the Common European Framework of Reference for Languages, which was renewed in 2020 under the name of "Companion Volume", and that process-based approaches should be used and alternative assessment and evaluation tools should be utilized in future studies in the field of speech education.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Education |
Journal Section | Educational Sciences |
Authors | |
Publication Date | June 25, 2024 |
Submission Date | March 13, 2024 |
Acceptance Date | June 24, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |