Bu makale, kadınların içinde yaşadıkları kentlerdeki görünürlükleri ve kent yaşamına katılımları ile yerel yönetimler özelinde belediyelerin sunduğu kamusal hizmetler arasındaki ilişkiyi toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinden değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Belediyeler tarafından yerel düzeyde üretilen politikalar, bir taraftan kent sakinlerinin yapabilirlik seviyesini artırarak gündelik yaşamlarını kolaylaştırmakta; diğer taraftan yetersiz hizmet sunumu nedeniyle mevcut eşitsizlikleri derinleştirmektedir. Bu kapsamda, kadınların kentteki yapabilirliklerinin artırılmasına dair belediyelerin benimsediği politika vizyonu ve kent hizmetleri sunumu hem toplumsal cinsiyet eşitliğinin hem de kentsel adaletin sağlanması açısından son derece önemlidir. Herkese eşit mesafede gerçekleştirilen hizmet anlayışı yerine kadınların cinsiyet temelli gereksinimlerine ve önceliklerine yer verilmesi, soyut eşitliğin ötesine geçme imkânı yaratabilmektedir. Dolayısıyla belediyeler, toplumsal cinsiyet rollerinin gerektirdiği sorumluluklar neticesinde yapabilirlik düzeyi düşük olan kadınların kentteki yaşam kalitesinin artırılması için çeşitli güçlendirme politikalarıyla kentsel hak ve hizmetlere erişim ve kullanım kapasitelerinin desteklenmesinde sorumlu görülen temel aktör olarak öne çıkmaktadır. Bu çerçevede makale, kadın ve kent ilişkisini belediyelerin yerel hizmet anlayışındaki farklılıkları dikkate alarak İzmir, Mersin, Konya ve Kayseri Büyükşehir Belediyeleri üzerinden analiz etmektedir. Dört büyükşehir belediyesinin 2019-2022 yıllarını kapsayan faaliyet raporları ve stratejik planları, Atlas.ti nitel analiz veri programı aracılığıyla incelenmiştir. Stratejik plan ve faaliyet raporları, kadınların kentteki farklılaşan öncelikleri, talepleri ve deneyimleri dikkate alınarak toplumsal cinsiyetin ana akımlaştırılmasının ne düzeyde hayata geçirildiğini yansıtması açısından son derece önemlidir. Ayrıca makalede, İzmir, Mersin, Konya ve Kayseri'nin dahil olduğu ve TÜBİTAK 1003 proje desteğiyle yürütülen 218K355 numaralı “Sürdürülebilir Kent Politikaları: Yaşam Kalitesi Açısından Türkiye’de Kent-Bölgeler" başlıklı çalışmada elde edilen verilerden faydalanılmıştır. Bu şekilde belediyelerin ortak yaşam çevresine yönelik politikalarının kent hakkından mahrum bırakılan ve kamusal kentsel mekanlardan dışlanan kadınların kentte varolma mücadelesine ne ölçüde katkı sunduğunun ya da sunmadığının anlaşılması hedeflenmektedir.
yerel yönetimler toplumsal cinsiyet kadın dostu kent yapabilirlik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yerel Yönetimler |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 23 Ocak 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 24 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 34 Sayı: 1 |