Simülasyon oyunları her ne kadar pedagojik bağlamda doğrudan eğitsel amaçlarla kullanılmasa da çocuklar tarafından eğlenceli ve ilgi çekici aktiviteler olarak değerlendirilmektedir. Bununla birlikte, bu tür dijital içeriklerin, çocukların sanal ve gerçek dünya arasındaki sınırları ayırt etme becerilerini zayıflattığı yönünde kaygılar bulunmaktadır. Bu bağlamda “Yandere Simulator” isimli oyun, söz konusu endişeleri somutlaştıran örneklerden biri olarak öne çıkmaktadır. Bu simülasyon oyununu, çocuklar açısından risk oluşturan içerikler barındırdığı ön görülmekte ve “zorbalık” olgusunun dijital ortamda yeniden üretimine katkı sağlamaktadır. Oyunda gizli, sözel ve fiziksel zorbalık türlerinin temsili dikkat çekmekte; bu durum, çocukların dijital medya aracılığıyla “zorba” davranış kalıplarını öğrenmelerine ve içselleştirmelerine zemin hazırladığı düşünülmektedir. İlk kez 2014 yılında Kaliforniya'da geliştirilen oyun, günümüzde Türkiye dahil birçok ülkede geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşmıştır. Bu çalışmada, Yandere Simulator oyununun Türkiye özelinde nasıl temsil edildiği incelenmiştir. Bu doğrultuda, oyuna ilişkin en yüksek izlenme oranına sahip Türkçe içerik üreten ve 168 bin abone sayısına sahip olan YouTube kanalı “V3nus269”un, 1,1 milyon izlenme ile kanalın “popüler” sekmesinde yer alan “Anne Ben Zorba Oldum” videosu örneklem olarak seçilmiş ve Olweus’un geliştirdiği 7 kategorili zorbalık ölçeği kullanılarak içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Analiz bulguları, video boyunca okul çağındaki çocuklara yönelik zorbalık davranışlarının normalleştirildiğini ve hatta özendirildiğini ortaya koymuştur. Video süresince kullanılan argo, tehdit ve hakaret içeren dil örneklerinin, çocukların bilişsel ve sosyal gelişimleri üzerinde olumsuz etkiler oluşturabileceği değerlendirilmiştir.
Although simulation games are not primarily designed for pedagogical purposes, they are often perceived by children as entertaining and engaging digital experiences. However, there are growing concerns that such content may weaken children’s ability to distinguish between the virtual and the real world, especially during critical stages of their development. In this context, the digital game Yandere Simulator emerges as a concrete example reflecting these concerns. It is considered that the game contains content that may pose risks to children and contributes to the reproduction of the phenomenon of "bullying" in digital environments. Within the game, various types of bullying—such as covert, verbal, and physical—are represented in explicit ways. These representations may lead children to learn, imitate, and eventually internalize bullying behaviors through digital media exposure. Originally developed in California in 2014, Yandere Simulator has since reached a wide user base across multiple countries, including Turkey. Given its global accessibility and potentially harmful content, examining the game’s pedagogical and psychosocial implications has become increasingly important. This study investigates how Yandere Simulator is represented in the Turkish context and explores the potential risks it may pose for children. Within this scope, the most viewed Turkish-language content related to the game was selected as the sample: a video titled “Anne Ben Zorba Oldum” (Mom, I Became a Bully) uploaded by the YouTube channel V3nus269, which has 168,000 subscribers and over 1.1 million views. The video was analyzed using the content analysis method, based on Olweus’s seven-category bullying scale. The findings reveal that bullying behaviors targeting school-age children are normalized and even promoted throughout the video. Furthermore, the frequent use of slang, threats, and insults in the video is considered to have potentially negative effects on children’s cognitive and social development.
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Screen and Media Culture |
| Journal Section | Articles |
| Authors | |
| Early Pub Date | October 23, 2025 |
| Publication Date | October 26, 2025 |
| Submission Date | April 30, 2025 |
| Acceptance Date | July 23, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 12 Issue: 2 |