İnsanlar yığınını bir arada tutan ve onların toplum hâline gelmesini sağlayan unsurların başında dil gelmektedir. Dilin toplumsal işlevini anlama gayretinde olan bilim insanları “toplum dil bilimi” adını verdikleri sahada çeşitli araştırmalar yapmışlardır. Bu çalışma da benzer bir çabanın ürünü olup divan şiirinin gündelik hayata ve topluma bakan yönünü vurgulamayı amaçlamaktadır. Söz konusu çerçevede Osmanlı şiirinin en güçlü seslerinden olan Necâtî Bey’in bir gazeli toplum dil bilimi unsurlarıyla yorumlanmaya çalışılacaktır.
Çalışmamız iki fikir üzerinden ilerleyecektir. İlki, edebî açıdan divan şiiri dilinin bir tür “lingua Franca” yahut “lingua Ottomanica” sayılması gerektiğidir. Zira ırkı, dili ve inancı birbirinden farklı yüzlerce sanatkâr, ortak kültür dili olan Osmanlı Türkçesi ile eserlerini kaleme almışlardır. İkincisi de konformist sanat çevrelerindeki yerleşik kanaatin aksine divan şairinin toplumun içinde ve toplumun bir ferdi olarak sanatını icra ettiğidir. Nitekim Necâtî Bey’in birçok şiiri bu iddianın karakteristik örnekleri sayılabilir.
Beş yüz yılı aşkın bir zaman önce söylenmiş olan bir gazelin endamına modern dönemde dikilmiş bir teori gömleğini giydirmeye çalışmak zordur. Buna rağmen “metin” ile “teori”nin bağdaşan yönlerini yakalamanın anlamlı bir çaba olacağı kanaatindeyiz.
One of the foremost elements that binds people together and enables them to form a society is language. Scholars striving to understand the societal function of language have conducted various research in the field known as "sociolinguistics." This study is a product of a similar effort, aiming to emphasize the every day and societal aspects of Ottoman poetry, particularly focusing on the ghazal form. Within this framework, we will attempt to interpret a ghazal by Necâtî Bey, one of the prominent representatives of Ottoman poetry, using sociolinguistic elements.
Our study will unfold along two main ideas. Firstly, from a literary perspective, we argue that the language of classical Ottoman poetry should be considered a kind of "lingua Franca" or “lingua Ottomanica”. Hundreds of artists, diverse in race, language, and belief, wrote their works in the common cultural language of Ottoman Turkish. Secondly, contrary to the established belief in conformist artistic communities, we assert that the divan poet practices their art within and as a member of society. Indeed, many of Necâtî Bey's poems can be considered characteristic examples of this assertion.
Attempting to analyze a ghazal from around five centuries ago using contemporary theories is a challenging task. Nevertheless, we believe that capturing the harmonious aspects between the "text" and "theory" is a meaningful endeavor.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 6 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 15 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 32 Sayı: 32 |
Makale gönderme ve takip:
Makalelerinizin gönderimini dergimizin dergipark web ana sayfasından "Makale Gönder" seçeneği ile yapabilirsiniz. Daha sonraki süreci ise “Dergipark Sistemi”nden takip edebilirsiniz. Herhangi bir sorun yaşamanız halinde lütfen aşağıdaki adreslere bilgi veriniz.
Nihat Öztoprak (Başeditör): noztoprak@fsm.edu.tr
Bünyamin Ayçiçeği (Editör): bunyamin.aycicegi@istanbul.edu.tr
Nusret Gedik (Editör Yardımcısı): nusret.gedik@marmara.edu.tr