Amaç: Bu çalışma, çocuklarda ve ergenlerde prolaktinoma ve makroprolaktineminin sıklığı ve hiperprolaktinemi tanısı konmuş olgularda etiyolojik faktörleri, başvuru şikayetleri, antropometrik ölçümleri ve laboratuvar bulgularını araştırmaktadır.
Yöntemler: Ağustos 2019 ile Ocak 2023 tarihleri arasında tanı alan 38 hiperprolaktinemi vakası değerlendirilmiştir. Çalışmamızda, olguların demografik verileri, semptomları, fizik muayene sonuçlarını ve MRI taramalarından elde edilen hipofiz adenom boyutlarını içeren laboratuvar sonuçları değerlendirilmiştir. Prolaktin düzeyleri, kemilüminesans immünoassay kullanılarak analiz edildi. Makroprolaktin için polietilen glikol çökeltme yöntemi kullanıldı.
Bulgular: Hiperprolaktinemi tanısı konan 38 olgunun, %94,7'si kız olup, ortalama yaşı 15,9±2,3yıldı. En yaygın başvuru şikâyeti menstrual düzensizlik (%45) idi. Olguların %64' ününfizik muayenesinde galaktore saptandı. Vakaların %44,7 'sinde prolaktinoma tespit edilirken, prolaktinomalı olguların prolaktin seviyesi prolaktinoma dışı hiperprolaktinemisi olanlara göre istatistiksel olarak daha yüksek saptandı (p=0,01). Mikroadenomlu olgular %58,8 oranında daha fazla bulunurken, makroadenomlu olgular %41,2 oranında tespit edildi. Tüm hastalar medikal olarak kabergolin ile tedavi edildi, transsfenoidal cerrahi yapılmadı. Prolaktinoma tespit edilen iki olguda ayrıca santral hipotiroidizm eşlik etmekteydi.
Sonuç: Prolaktinoma, nadir görülmesine rağmen çocuklarda ciddi hiperprolaktineminin en yaygın nedenidir. Çalışmamız, klinik semptom göstermeyen ancak artmış prolaktin seviyelerine neden olan ve sıklıkla asemptomatik seyreden makroprolaktinemiye dikkat çekmiştir, özellikle başka bir etiyoloji saptanamadığında ayırıcı tanıda makroprolaktineminin önemi vurgulanmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Medical Education |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | March 14, 2024 |
Submission Date | January 3, 2024 |
Acceptance Date | February 26, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |