Elmalılı Muhammed
Hamdi Yazır (1878-1942)
is one of the exceptional
personalities in science
and ideas life in recent
period and he has opened
new horizons for today’s
Muslims.
Muhammed Hamdi Yazır,
who lived in the last
period of the Ottoman
Empire and the early
years of the republic, is
a religious scholar who
reflected on philosophical,
creedal, fiqh, mystical and
social issues. His ideas on
important issues of Sufism
have indicated to his deep
knowledge about both
philosophy and Sufism.
God, the world and
human relations have
constituted one of the
most important issues
of Sufism. On the basis
of this relationship
has located the idea of
existence of Islam. No one
knows literally essence
of existence but Allah.
In this respect, Hamdi
Yazır has expressed
a mystical opinion
about existence and
creation by stating that
occurrences of “Hakikat-i
Muhammediyye” (truths
that brought by Prophet
Muhammad) are the
purpose of all creation.
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır (1878-1942), yakın
dönem ilim ve fikir hayatının müstesna simalarından
biridir. O, hayatın içinde bir din anlayışı ile ilmi
ve fikri yönden İslâmiyet’i yorumlamış, çağımız
Müslümanlarına yeni ufuklar açmış, düşünce ve
ruhlardaki donukluğu gidermeye çalışmıştır.
Osmanlı Devletinin son dönemi ile cumhuriyetin ilk
yıllarında yaşayan Muhammed Hamdi Yazır, felsefi,
itikadi, fıkhi, tasavvufi ve sosyal meseleler üzerinde
derinliğine düşünen bir din âlimidir. Özellikle tevhid,
nübüvvet, velâyet, varlık-âlem-insan, marifetullah,
muhabbetullah, tevbe, zikir, takva, kalp, ruh ve nefs
gibi tasavvufi konular üzerindeki düşünceleri, onun
hem felsefeye hem de tasavvufa olan vukûfiyetini
göstermektedir.
Allah, âlem ve insan ilişkisi, tasavvuf düşüncesinin
en önemli konularından birini teşkil etmektedir.
Bu ilişkisinin temelinde, İslâm’ın varlık düşüncesi
yer almaktadır. Varlığın hakikatini Allah’tan başka
kimse bilemediği için, insanın varlığı bilmesi bir
yönüyle olup, varlığın özü itibariyle değildir. İslâm
düşüncesinde Allah’ın varlığı kendi zatındandır
ve herhangi bir delile ihtiyaç duymayacak kadar
açıktır. Bu hususta Hamdi Yazır, “Hakikat-i
Muhammediyye”nin zuhurunun, bütün hilkatin
gayesi olduğunu belirterek, varlık ve yaratılış
konusunda tasavvufi bir düşünceyi dile getirmiştir
Other ID | JA89BJ49PC |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2015 |
Submission Date | September 1, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 51 Issue: 3 |
Diyanet İlmi Dergi is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).