Milletlerin zamana nüfuz edebilmesinde önemli bir yeri olan millî hafıza; geçmişin bugüne taşınmasını, kültürel belleğin sürdürülmesini, sözlü ve yazılı ürünler aracılığıyla gerçekleştirir. Geçmişi zaferlerle dolu bir milletin ferdi olma isteği ve akılda kolay kalma özellikleri göz önüne alındığında, edebî türler arasında en uygun türün destan olduğu görülür. Kadim Türk boylarından olan Kırgızlar, dünyanın en uzun destanına sahip olma yönüyle adlarından söz ettirmektedirler. Başlangıçta sözlü olarak halk arasında söylenen Manas destanı, sonradan yazıya geçirilmiş fakat henüz tamamlanmamış bir edebî üründür. Bu, araştırmacılara Manas destanından hareketle Kırgızlara dair tarihî ve güncel bilgiler elde etme imkânı vermektedir. İslami kaynakların yanı sıra mitler ve destanlar da bize Türklerde insanın yaratılışında suyun önemli bir unsur olduğu bilgisini vermektedir. Bu bağlamda, Manas destanı incelendiğinde, suyun söz konusu destanda önemli bir işlevinin bulunduğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum, göçebe bir Türk boyu olan Kırgızların hayatında doğanın etkin bir rol oynaması ile ilgilidir. Özelde Kırgızların, genelde ise Türklerin hayatında suyun önemi hakkında fikir sahibi olmanın amaçlandığı çalışmanın merkezine Manas destanı alınmış, aynı gerekçeyle Kırgızlara ait diğer destanlar da taranmıştır. Tespit edilen sözcükler, isim/isim soylu ve fiiller olarak sınıflandırılmıştır. Ardından birinci ana başlık altında değerlendirilen sözcükler, işlevlerine göre kendi içlerinde bir sınıflandırmaya daha tabi tutulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 14 Sayı: 27 |