Klasik bilgi tanımının üç koşulu bulunmaktadır, gerekçelendirme, doğruluk ve inanç. Gettier, 1963 yılında yayımladığı, “Is Justifed True Belief Knowledge?” (Gerekçelendirilmiş Doğru İnanç Bilgi midir?), hacimce küçük ancak ufuk açıcı bu makalesinde, klasik bilgi tanımının yetersiz olduğunu kanıtlamıştır. Diğer bir deyişle, Gettier, gerekçelendirilmiş doğru inancın bilginin elde edilmesinde yetersiz olduğunu, sunduğu karşıt örneklerle ispatlamıştır. Bazı inançları bilgi olmadığını ileri süren Gettier’e göre, bunlar tesadüfî elde edilmiş doğrulardır. Onun bu iddiası, günümüzde, kısaca, Gettier Sorunu olarak adlandırılmaktadır. Çünkü sunduğu klasikleşmiş örnekler, klasik (gerekçelendirilmiş doğru inanç) bilgi tanımını reddetmektedir. Gettier sonrası bazı epistemologlar, olağan bir gerekçelendirme için neyin zorunlu ve yeterli olduğunu tartışmaya başlamışlardır. Bunlardan biri olan ve günümüzde Erdem Epistemolojisi’nin öncüsü olarak kabul edilen ve performansların (yeteneklerin) normatifliğine dayalı bir bilgi anlayışını savunan Ernest Sosa (1940- ), Gettier sonrası gündeme gelen bu çağdaş sorunu, yani bilginin tanımlanmasında gerekçelendirmenin yetersizliği ya da gerekli olup olmadığı sorununu, “entelektüel erdem” kavramından hareketle çözmeye çalışmıştır.Sosa’nın erdem epistemolojisinin dikkat çeken en önemli özelliği, epistemik konuları insan performansının başarısına dayalı olarak açıklamasıdır.Sosa, bilgiyi iki kademeye ayırarak, bilginin ne olduğunu anlamaya ve tesadüfi varsayımları ortadan kaldırmaya çalışmaktadır. Bilginin bir derece sorunu olduğunu dile getiren Sosa’ya göre, bilgi, iki derece ya da kademe şeklinde elde edilmektedir. O, bu iki bilgi türüne hayvani bilgi ve düşünümsel bilgi demektedir. Bilginin bazen hayvani bazen de düşünümsel düzeyde gerçekleştiğini ileri süren Sosa’ya göre, hayvani bilgi, öznenin entelektüel erdemlerine, düşünümsel bilgi ise, onun epistemik perspektifine dayanmaktadır. Makalemiz, esasen, Sosa’nın erdem merkezli epistemolojisinde bilginin sınıflandırılmasının önemine değinmektir.
There are three conditions of the classical knowledge: Justification, truth, and belief. Gettier published an article called Is Justified True Belief Knowledge? in 1963. It is a small but stimulating article pioneered the emergence of the understanding of contemporary epistemology. According to Gettier, the traditional definition of knowledge as justified true belief is insufficient. He intuitively believed that some beliefs cannot be knowledge, because it is purely lucky that they are true. Briefly, his assertion has been known as “Gettier Cases” nowadays. Since the classical examples presented by Gettier refuted the classical definition of knowledge as justified true belief. After Gettier, some epistemologists have begun discussing what is necessary and sufficient for an acknowledged justification. Ernest Sosa (1940-), who is one of them and advocates an understanding of knowledge based on the normative nature of performances (talents), has been accepted as the Pioneer of the Virtue Epistemology in this day and time. Sosa has endeavored to solve this contemporary problem that has come to the agenda after Gettier, namely the inadequacy or insufficiency of justifying the definition of knowledge by the concept of Intelectual Virtue. The most notable feature of Sosa’s virtue epistemology is the elucidation of epistemic issues based on the success of the human performance. Sosa divides knowledge into two stages to understand what knowledge is and to rule out lucky guesses. Sosa, who states that knowledge is a degree problem and knowledge is obtained in two grades or stages, asserts these kinds of knowledge as animal knowledge and reflective knowledge. According to Sosa, knowledge is sometimes substantiated on an animal and reflective grade. This means that animal knowledge relies on the intellectual virtues of subject, and reflective knowledge depends on his/her epistemic perspective. The issue of our presentation is mainly about addressing the importance of the classification of knowledge in Sosa’s Virtue-centred epistemology.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 14, 2018 |
Submission Date | October 12, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 14 |