Kambiyo senetlerinden günlük hayatta ve ticari ilişkilerde en sık karşılaştığımız tür bonodur. Bono düzenleyen kişi, bonoda yazılan/belirlenen vade tarihine kadar kredi imkanına sahip olmakta alacaklı da tedavül kabiliyeti bulunan bir ödeme aracını (kıymetli evrakı) elde ederek alacağını teminat altına almaktadır.
Bono diğer kıymetli evrak türlerinden farklı olarak iki kişilik ilişkiden oluşur ve bono keşideci tarafından düzenlenip bir anlaşma neticesinde lehtara verildiğinde keşidecinin asli borcu doğmaktadır. Sonrasında lehdar bu bonoyu ciro ve zilyetliğin devri ile bir başkasına ciro yoluyla devredebilir yahut elinde bulundurmaya devam edebilir. Bono vadesi geldiğinde borcu sona erdirmek üzere keşideciye ödeme yapılması amacıyla ibraz edilir.
2 bölüm hâlinde hazırlanan işbu çalışmada; öncelikle Ticaret Hukuku alanında bononun nasıl ele alınıp düzenlendiği tanımı unsurları, şekil şartları, ele alınıp açıklanacak sonrasında ikinci bölümde ise çalışmaya da adını veren bononun ticari alanda uygulamaları mevcut yargısal içtihatlarla yüksek mahkeme kararlarıyla ilişkilendirilerek irdelenecektir. ”Bonoda geçerlilik şartı (şekil şartı) olarak belirlenen Kanunun zorunlu unsur olarak tanımladığı unsurların senet üzerinde bulunmaması bonoyu sakatlar mı?” veya “Bonoda ihtiyari unsur olarak belirlenen malen kaydı, faiz kaydı, teminat kaydı gibi hususlar bono üzerine yazıldığında senedin bono vasfına nasıl etkide bulunur?” sorularının cevabına yargısal içtihatlarla karşılaştırma yapılarak ulaşılmaya çalışılacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 13, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 5 Issue: 1 |