Tüm dünyada görülen yaygın bir sağlık problemi olan depresyonun, oluş nedenleri tam olarak aydınlatılamamış olmakla birlikte, antidepresan etkili ilaçların keşfinden bugüne depresyon etiyolojisine ışık tutan çeşitli hipotezler öne sürülmüştür. Depresyon patogenezi önceleri monoaminlerin nörotransmisyonundaki fonksiyonel bozukluklara dayandırılmıştır. Ancak daha sonra bu bozukluğun depresyonun ana nedeni olmadığı, endojen nörotrofik faktörlerin seviyelerindeki azalmanın da patogeneze katkısı olabileceği düşünülmüştür. 90’lı yılların başlarından günümüze kadar geçen sürede, bağışıklık sisteminin aktivasyonuna bağlı olarak salınan sitokinlerin depresyon patogeneziyle ilişkisini inceleyen pek çok deneysel ve klinik çalışma yayınlanmıştır. Proinflamatuar sitokinlerin seviyelerindeki artışın ve sitokin salımını indükleyen ajanların depresyon benzeri belirtilere yol açabildiği, monoaminlerin metabolizmasinda ve seviyelerinde çeşitli değişimlere aynı zamanda hipotalamo-hipofizer-adrenal eksenin aktivasyonuna neden olduğu ve ayrıca bazı antidepresan ilaçların sitokin salımı üzerine etkileri olduğu bilinmektedir. Bu derlemede; sitokinlerin depresyon patogeneziyle ilişkisi ve bu bağlamda yeni kuşak antidepresan ilaçların geliştirilmesine katkı sağlayabilecek potansiyel mekanizmaların tartışılması amaçlanmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Reviews |
Authors | |
Publication Date | February 21, 2016 |
Submission Date | February 26, 2015 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 6 Issue: 1 |