Amaç:
İş yüküyle ilişkilendirilen kas-iskelet sistemi yaralanmalarının nitelikli
sağlık hizmetinin sürdürülebilirliği, fizyoterapistlerin sağlıklı koşullarda
çalışma hakkı üzerindeki etkisini değerlendirmektir.
Gereç
ve Yöntemler: Veri toplamada dört bölümden oluşan
anket formu kullanıldı. Formun içeriğini bağımsız değişkenler (cinsiyet, yaş,
kurum, fizyoterapi alanı, hizmet süresi, haftalık ortalama hastayla direkt
temas süresi, günlük ortalama hasta sayısı, grubu), meslekle ilişkili
kas-iskelet sistemi yaralanması geçirme durumu, yaralanmayı etkileyen
faktörler, geçirilen/geçirilebilecek olası yaralanmanın sağlık hizmeti sunumuna
etkisi oluşturmaktadır. 142 anket formu değerlendirildi (Katılım oranı %61,47).
Verilerin analizinde uygun istatistiksel testler kullanıldı.
Bulgular:
Katılımcıların %51,8’i genel fizyoterapi alanında çalışmaktır. En çok A grubu
hastalara hizmet verilmektedir (%92,2). Kas-iskelet sistemini en çok zorlayan
hasta grubu sıralaması A, B, C ve D grubudur (%71). En az bir kez mesleğiyle
ilişkili olduğu düşünülen kas iskelet sistemi yaralanması geçirme oranı %71,6’dır.
Yaralanma oranı kadınlarda daha yüksektir (%60,4). En çok yaralanma
lumbal/sakral bölgede olmaktadır (%60,4). Hasta grubunun (%89,8), haftalık
direkt temas süresinin (%85,6), hizmet verilen günlük ortalama hasta sayısının
(%76,3) yaralanmaları üzerinde etkili olduğu belirtilmiştir.
Geçirdiği/geçirebileceği olası bir mesleki yaralanmadan dolayı çalıştığı
fizyoterapi alanını değiştirmeyi düşünenlerin ve mesleğini bırakmak
isteyenlerin oranı sırasıyla %49,3, %28,2’dir. Yaralanma nedeniyle direkt temas
süresi (%46,7), egzersiz sayısı (%26,4), türü (%25,5), gözlem süresi (%15,7)
azalmaktadır. Bu tutum kadınlarda daha fazladır.
Sonuç: Hasta grubu,
direkt temas süresinin uzaması, hasta sayısının fazlalığı iş yükünün artmasına
ve meslekle ilişkili olduğu düşünülen kas-iskelet sistemi yaralanmasına neden
olmaktadır. Bu durum, tıbbi özen yükümlülüğüne dayalı olarak hastanın
gereksinimine uygun nitelikli hizmet almasına engel oluşturan ve
fizyoterapistlerin sağlıklı koşullarda çalışma hakkını ihlal eden unsurlar
olarak kabul edilmelidir.
Aim:
Assessing the impact of musculoskeletal injuries associated with workloads on
sustainability of qualified healthcare and physiotherapist’ on the right to work
in healthy conditions.
Material and Methods: Questionnaire consisting of 4 sections was used. Independent
variables (gender-age-institution-physiotherapy area-service time-weekly
average direct contact time-daily average number of patients, patient group),
occupational-related musculoskeletal injury, factors affecting injury, effect
of previous/potential injury on healthcare constituted the content. 142
questionnaires evaluated (Participation rate 61.47%). Appropriate statistical
tests were used in analyzing data.
Results: 51.8% work in the field of general physiotherapy. Mostly group A
patients are being served (92.2%). Patient groups ranking that forced musculoskeletal
system is A-B-C-D (71%). Having musculoskeletal injuries at least once
considered to be related to profession is 71.6%. Injury rates are higher in
women (%60.4). Most
injuries occur in lumbal/sacral region (60.4%). Patient group
(89.8%), weekly average direct contact time (85.6%), daily average number of
patients (76.3%) were reported to be effective on their injuries. Percentage of
those who think about changing physiotherapy area and want to leave their
profession with due to an existing/possible occupational injury is 49.3%, 28.2%
respectively. Effects of injuries on healthcare were expressed as direct
contact times (46.7%), number (26.4%) and type of exercise (25.5%), observation
time (15.7%). These rates are higher in women.
Conclusion: Patient group, prolonged direct contact and
number of patients lead to an increase in workload and cause musculoskeletal
injury correlated with profession. This should be considered as factors that
violate patient's need to provide quality healthcare based on obligation to
healthcare and violate the right of physiotherapists to work under healthy
conditions.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | May 31, 2019 |
Submission Date | February 28, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 9 Issue: 2 |