Aim: Our aim is to investigate the seropositivity of HBsAg, anti-HBs, anti-HCV and anti-HIV in pregnant women and compare the seropositivity of these parameters of refugee and Turkish pregnant women in our region.
Material and Methods: In our study, HBsAg, anti-HBs, anti-HCV and anti-HIV results of Turkish and refugee pregnant women who presented at Karabuk University Training and Research Hospital between 2017-2019 were analyzed and compared retrospectively.
Results: The 3382 pregnant women were comprised of 3152 (93.2%) Turkish and 230 (6.8%) refugee pregnant women. In all pregnant women, the rates of HBsAg, anti-HBs, anti-HCV and anti-HIV seropositivity were 0.68%, 37.2%, 0.08% and 0%, respectively. The rates of anti-HBs seropositivity between Turkish and refugee pregnant women were 38.4% and 22.2%, respectively, and the difference was significant (p<0.001). While anti-HBs seropositivity was found as 44.4% and 61.2% in the age groups ≤ 20 years and 21-30 years respectively, it is 14.4% and 19.4% in the age groups 31-40 years and over 40 years respectively. This difference between age groups was statistically significant (p<0.001).
Conclusion: Seropositivity of anti-HBs was significantly higher in Turkish pregnant women than refugee pregnant women. Therefore especially for refugee pregnant women, hepatitis B vaccination programs should be followed up regularly and routine screening should be organized. In our study, a low rate of anti-HCV seropositivity was detected and anti-HIV seropositivity was not detected. However, anti-HCV and anti-HIV screening should be continued since these infections occur in our country and transmission from mother to infant will be reduced when protective measures are taken.
Amaç: Bu çalışmada amacımız bölgemizdeki gebelerde HBsAg, anti-HBs, anti-HCV ve anti-HIV seropozitifliğini belirlemek ve mülteci gebeler ile Türk gebelerin sonuçlarını karşılaştırmaktır.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda 2017-2019 tarihleri arasında Karabük Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi’ne başvuran Türk ve mülteci gebelerin HBsAg, anti-HBs, anti-HCV ve anti-HIV sonuçları retrospektif olarak irdelenmiş ve iki grup arasında karşılaştırma yapılmıştır.
Bulgular: Çalışmamıza 3382 gebe dahil edilmiş olup 3152 (%93,2) si Türk, 230 (%6,8) u mülteci gebelerden oluşmaktadır. Tüm gebelerde HBsAg, anti-HBs, anti-HCV ve anti-HIV seropozitifliği sırasıyla %0,68; %37,2; %0,08 ve %0 dır. Türk gebeler ile mülteci gebeler arasında anti-HBs seropozitiflik oranı sırasıyla %38,4 ve %22,2 olup aradaki fark anlamlı bulunmuştur (p<0,001). Türk gebelerde 20 yaş ve altı ve 21-30 yaş arası gebelerde anti-HBs seropozitifliği sırasıyla %44,4 ve %61,2 iken, 31-40 yaş arası ve 40 yaş üstü gebelerde sırasıyla %14,4 ve %19,4 dür. Yaş grupları arasındaki bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,001).
Sonuç: Türk gebe kadınlarda anti-HBs seropozitifliği mülteci gebelere göre anlamlı düzeyde yüksek oranda bulunmuştur. Bu nedenle özellikle mülteci gebeler için Hepatit B aşılama programları düzenli olarak takip edilmeli ve rutin tarama yapılmalıdır. Çalışmamızda düşük oranda anti-HCV pozitifliği saptanmış ve anti-HIV seropozitifliğine rastlanmamıştır. Ancak yine de bu enfeksiyonlar ülkemizde görülmeye devam ettiğinden ve önlem alındığında anneden bebeğe geçişin azalması sağlanacağından anti-HCV ve anti-HIV taramasına devam edilmelidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 21, 2021 |
Submission Date | April 20, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 11 Issue: 1 |