Cumhuriyetten önce eğitim kurumları millî olmaktan uzak ve birbirine kapalı dikey kuruluşlar halinde yapılanmıştı. Türkiye’nin Cumhuriyet dönemi, içinde bulunulan zor durumdan kurtulması, toplumun hızlı kalkınması ve modernleşmesi sürecinde diğer tüm alanlarda olduğu gibi eğitim alanında da ilklerin ve yeniliklerin olduğu bir dönem olmuştur. Eğitim alanında yapılan yenilikler öncelikle ilköğretim kademesinde Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile başlamıştır. Cumhuriyet döneminin ilk programı 1924 yılında uygulamaya konulmuştur. Atatürk’ün Cumhurbaşkanlığı yaptığı 1923-1938 dönemde ilkokul sayısı ve öğrenci sayısında önemli artışlar kaydedilmiştir. Günümüze kadar olan sürede okur yazarlık oranında önemli gelişmeler sağlanmıştır. 2005-2006 Öğretim yılından itibaren uygulamaya konulan İlköğretim Programı’nın yapılandırmacı anlayışı temele aldığı görülmektedir. Yapılandırmacı sınıflarda geleneksel sınıflara göre öğretmen ve öğrencilere farklı roller yüklenmiştir. Merkeziyetçi eğitim sisteminde merkezden hazırlanan öğretim programlarında, yöresel ihtiyaçların karşılanmasında yetersizlikler görülmektedir. Okul binalarının pek çoğu iklim, kültürel ve çevresel özellikler dikkate alınmadan tek tip yapılar olarak inşa edilmiştir. Öğrenme ve öğretme sürecinde değerlendirme, süreç içerisinde değerlendirme ve bu amaçla yeni değerlendirme yaklaşımlarından yararlanılması yönünde olmalıdır
Before the republic, educational institutions were far from being national and were structured in the form of closed vertical organisations to one another. The republician era of Turkey, in the process of getting rid of the current situation, the rapid development and modernisation, has been a period of innovation and beginnings in the field of education as is the case of all other areas. Innovations in the field of education firstly started in primary stage with Unification of Education Law. The first programme of Republican era was put into practice in 1924. In the 1923-1938 period of Atatürk’s Presidency, significant increases were recorded in the number of primary schools and in the number of students. Up to present time(until now) significant process has been provided in the rate of literacy. It’ s seen that primary education programme which has been put into practice starting in 2005-2006 education year takes the constructivist approach as the basis. In constructivist classrooms, teachers and students take different roles compared to traditional classrooms. In centralist education system, in educational cirricula prepared by the center, deficiencies have been seen in meeting the local needs. Most of the school buildings have been built as single type of structures without taking the climate, cultural and environmental features into the account. The assessment in the process of learning and teaching should be in the direction of evaluation in the process and with this aim it should be in the direction of exploiting (benefiting from) new evaluation approaches.
Other ID | JA44SB29ZR |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | July 11, 2016 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 1 Issue: 1 |
Mehmet Akif Ersoy University Journal of The Institute of Educational Sciences (MAKÜ-EBED) is a national, peer-reviewed, and scientific journal that aims to contribute to science by sharing developments in educational sciences, field education, and teacher training both in Turkey and worldwide on a scientific platform. Our journal is published online once a year, and all articles are offered as open access.