Ülkemiz, yerküreyi kuşatan önemli deprem kuşakları üzerinde yer almakta ve büyük bölümü farklı şiddetlerdeki deprem riskleri ile karşı karşıya bulunmaktadır. Ekonomisinin gelişmekte olduğu ve yüksek deprem riskine sahip ülkemiz bakımından, ülke ekonomimizi sarsmayacak sosyal güvenceleri oluşturacak önlemlerin alınması gerekli, hatta kaçınılmazdır. Nitekim ülkemizde yaşanan depremler, durumun gerekliliğini yine ortaya koymuştur. Bu anlamda depreme hazırlıklı olmamıza ilişkin faaliyetleri gündemine alan devlet, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinden sonra bir taraftan yapı denetimlerinin can ve mal kayıplarına sebebiyet vermeyecek şekilde düzenlenmesi, diğer taraftan da sosyo – ekonomik felâket sonuçlarının minimuma indirilebilmesi amacıyla deprem sigortasını zorunlu hale getirme çalışmalarına girişmiştir. Bu sayede devlet, sigorta yoluyla riskin dağıtılması, bir havuzun oluşturulmasıyla da hem bir deprem felâketinin yaygın olarak yarattığı altından kalkamayacağı durumlardan kaçınmış, hem de bu felâkete karşı ekonomik önlemini almış olacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2011 |
Submission Date | September 1, 2011 |
Published in Issue | Year 2011 Volume: XV Issue: 3-4 |