Modern karşılaştırmalı edebiyat biliminin çalışma alanlarından birisi de edebiyatın diğer bilimlerle etkileşimi, alışverişi ve ortaklığıdır. Bu çalışmada edebiyat hukuk ilişkisine örnek olarak Alman edebiyatçısı Franz Kafka’nın Dava (Der prozess) adlı romanı, hukuk perspektifinden incelenmiştir. Franz Kafka, “bilinen gerçeklikten uzaklaşma” anlamına gelen “Kafkaesk” tarzı ile Dünya edebiyatında yazma stili yazarın kendi adıyla anılarak edebî bir kavrama dönüşen tek yazardır. Hukukçu kimliği olan Kafka, hukuk birikimini edebî eserlerine konu edinmiştir. Kafka’nın, üzerinde en çok durduğu konular; yargı sisteminin aksayan yönleri, kanunların uygulanması esnasında yaşanan hukuksuzluklar, hakkını arayan insanların çırpınışlarıdır. Dava romanında, ulaşılamayan ve sorgulanamayan bir otorite tarafından hukuka aykırı bir eylemi olmaksızın müphem bir suçlamayla karşı karşıya kalan, tutuklanan ve özgürlüğü elinden alınan Josef K.’nın hukuk adına alt üst edilen hayatı ve hukuksuzluk karşısındaki hukuk mücadelesi anlatılır. Dava romanında suçun niyetle ilişkilendirildiği, suçtan çok suçluya odaklanan, suçu belirtilmeyen sanığın suçsuzluğunun ispatını talep eden yani sanığın suçu kovaladığı absürt bir hukuk sistemi yürürlüktedir. Dava romanında hukuk, görünmezlik ağıyla çevrilmiştir: Suç, iddianame, duruşma, hâkim, savcı, avukat görünmez. Bu yönüyle Dava romanı, hukukun rafa kaldırıldığı, keyfi, otoriter, totaliter rejimlere dair bir öngörü ve eleştiri olarak okunabilir. Bu çalışmada, Kafka’nın Dava’sında yer alan hukuksuzluklar evrensel hukuk ilkeleri bağlamında tespit edilip hukuksuzluğa dönük eleştiriler ortaya konulmuştur.
One of the fields of study of modern comparative literature is the interaction, exchange and partnership of literature with other sciences. In this study, as an example of the relationship and exchange of literature with the discipline of law, German novelist Franz Kafka’s novel The Trial (Der prozess) is analysed from a legal perspective. Franz Kafka is known in the world of literature with the concept of “Kafkaesque”, which means “distancing from known reality”. In world literature, Franz Kafka is the only author whose writing style has become a literary concept by being called by the author’s own name. Kafka, who is a legal writer, has made his legal background the subject of his literary works. The failing aspects of the judicial system, the unlawfulness experienced during the implementation of laws, the desperate struggles of people seeking justice are the issues Kafka dwells on the most. In the novel The Trial, the life of Josef K., who is confronted with a vague accusation, arrested and deprived of his freedom by an unreachable and unquestionable authority without any unlawful act, and his legal struggle against lawlessness are told. In the novel The Trial, there is an absurd legal system in which crime is associated with intention, which focuses on the criminal rather than the crime, which demands proof of the innocence of the defendant whose guilt is not stated, and where the defendant chases the crime. In the novel The Trial, the law is surrounded by a web of invisibility: the crime, the indictment, the trial, the judge are invisible. In this respect, the novel The Trial can be read as a prediction and criticism of arbitrary, authoritarian, totalitarian regimes where legal rights are shelved. In this study, the unlawfulness in Kafka’s novel The Trial is identified in the context of universal legal principles and criticisms towards unlawfulness are put forward.
Comparative literature literature and law relationship legal criticism Franz Kafka The Trial
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies (Other) |
Journal Section | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Authors | |
Publication Date | October 22, 2024 |
Submission Date | July 15, 2024 |
Acceptance Date | October 19, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 8 Issue: 2 |
Journal of Literary Criticism is a refereed journal published in the scope of literature.