Kamusallığın ne olduğunu ve nasıl oluştuğuna dair tartışmalar ve yazılar esasen sosyal bilimler kapsamında üretilen çalışmalarda geliştirilmiştir. Genel olarak, bahsi geçen tüm çalışmalarda kamusal alan kavramı, kamusallığın fiziksel sınırları aşan çeşitli kamusal yönleri açıklamak için kullanılmaktadır. Bu yaklaşım içerisinde, iletişimsel bir fenomen ifadesiyle, kamusallığın ve kamusal alanların üretimi fiziksel mekândan bağımsızdır. Kamusal sanat, toplumun içinde yaşadığı çevreyi tanımasına ve "kent kültürü" bilinci kazanmasına olanak tanır. Kamusal sanat çalışmaları, kalıcı estetik kentsel dokuların oluşturulmasında, toplumun yaşadığı çevreye karşı olan duyarlılığının arttırılmasında, bireylerin yaşantılarını ve aralarındaki ilişkiyi geliştirmelerinde önemli yer teşkil etmektedir. Kamusal sanat, toplumun yaşantılarla edindiği maddi ve manevi kültürel motivasyonların odak noktasına sanat olgusunu yerleştirmeyi amaç edinir. Kısaca, insanlar arası bir iletişim sürecinden bahsetmek gerektiğinde mekândan bağımsız bir kavrayış da mümkün olmayacaktır. Kamusal alana dönüştürülen bu oteller insanlar tarafından hem dinlenme yeri olarak kullanılabilir hem de insanların burada birtakım sanatsal faaliyetler gerçekleştirebileceği yerlerdir. Dolayısıyla, bu çalışmanın temel motivasyonu sosyal bilimler çerçevesinde ele alındığı üzere geniş bir perspektifte, kentsel mekânın kamusallığı üzerine incelemeler yapmaktir.
KIBRIS AMERIKAN UNIVERSITESI
The debates and literature on what is publicness and how it is formed have been developed substantially in the studies from the domain of social sciences. In all these studies, the concept of the public sphere is used to describe the various aspects that reach beyond the physical limits of publicness. Within this approach, the production and (re)production of publicness and public spheres are independent of the physical space by the expression of a communicative phenomenon. However, the aspects of publicness that reach beyond the physical limits do not deny or disregard the existence of conventional public spaces in a given urban pattern. On the other hand, while cities provide a spatial interface for social processes bringing diverse communities and activities together, simultaneously social processes define and transform cities spatially. In other words, it is not possible to picture a communication process between people independently of space. In accordance, the main motivation of this study is to open a theoretical discussion on the publicness and the communicative nature of urban space in a broad perspective. The motivation aims to develop an approach that broadens the social perspective on spatial practices in the organization of urban spaces.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 31, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 6 Issue: 2 |