Problem Durumu: İnsanın, yaşamı boyunca elde ettiği bilgilerin çoğunu
dinleme yolu ile elde ettiği söylenebilir. Bu nedenledir ki dinleme, yalnızca
iletişimde kapsadığı süre bakımından değil, insanın günlük yaşamına olan
katkısı açısından da önemli bir beceri alanıdır. İyi bir iletişim kurmanın
temel yolu, karşıdaki kişiyi etkili bir biçimde dinleyebilmektir. Etkili
dinleme açık bir zihinle, anlamak için dinlemeyi gerektirmekte, açık bir zihinle dinlemenin eleştirel
dinlemeyle tamamlanması önem kazanmaktadır. Dolayısıyla bu süreçte, etkili
dinleme türlerinden eleştirel dinleme üzerinde önemle durulmaktadır. Eleştirel
dinleme süreci bir sorgulama ve karşılaştırma sürecidir. Öğrenme-öğretme
ortamında eleştirel dinleme, öğrencilerin öğretmenlerini dikkatle dinleyip,
onların söylediklerini eleştirel bir şekilde analiz edip, değerlendirmelerini
sağlayarak anlatılanları doğru anlamalarına ve irdelemelerine yardımcı
olacaktır. Öğretmenin öğrencilerine dinleme becerisini kazandırabilmesi onun
hizmet öncesi eğitiminde dinleme becerilerine verilen yer ve önemle
ilişkilidir. Ayrıca öğretmenlerin dinleme becerisini kazandırabilmeleri, etkili
dinleme yeterliklerine sahip olmaları ile de paralellik gösterir. Dolayısıyla,
ileride öğrencileriyle sağlıklı iletişimi gerçekleştirmek durumunda olan
öğretmen adaylarının da iyi bir dinleyici olması ve etkili dinleme türlerinden
eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olması gerekmektedir. Öğretmen adayları
eleştirel dinleme yeterliklerine sahip oldukları ölçüde, bunu okuldaki
öğrenme-öğretme süreçlerinde, kendi aile yaşamlarında ve tüm insanlarla olan
ilişkilerinde uygulayabileceklerdir. Bu düşüncelerden yola çıkılarak, öğretmen
adaylarının hizmet öncesi eğitimlerinde eleştirel dinleme yeterliklerine sahip
olma düzeylerinin belirlenmesi yönünde bir araştırmanın yapılmasına gereksinim
duyulmuştur. Bu konuya yönelik literatürde herhangi bir araştırmanın yapılmamış
olması açısından çalışmanın önem arz ettiği düşünülmektedir.
Araştırmanın Amacı: Araştırma, öğretmen adaylarının eleştirel dinleme
yeterliklerine sahip olma düzeylerinin belirlenmesi gereksinimiyle
desenlenmiştir. Bu amaçla şu sorulara cevap aranmıştır: (1) Öğretmen
adaylarının eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olma düzeyleri nedir? (2)
Öğretmen adaylarının eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olma düzeyleri,
onların cinsiyetlerine, bölümlerine ve üniversiteye giriş puan türlerine göre
anlamlı bir farklılık göstermekte midir?
Araştırmanın Yöntemi: Araştırmada, genel tarama modellerinden karşılaştırma türü ilişkisel
tarama modelinden yararlanılmıştır. Araştırmada öğretmen adaylarının eleştirel
dinleme yeterliklerine sahip olma düzeyleri belirlenmiş ve bu yeterliklere
sahip olma düzeyleri çeşitli değişkenler (cinsiyet, bölüm ve üniversiteye giriş
puan türü) açısından ayrı ayrı betimlenmiştir. Çalışmanın örneklemini,
2013-2014 eğitim-öğretim yılında Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin Sınıf,
Sosyal Bilgiler, Fen Bilgisi, Türkçe, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri
Eğitimi (BÖTE), Matematik, Resim-iş ve Okul Öncesi Öğretmenlikleri bölümlerinin
dördüncü sınıflarında öğrenim gören 672 öğretmen adayı oluşturmaktadır.
Araştırmanın verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanan ve
geçerlik-güvenirlik çalışmaları yapılan Eleştirel Dinleme Yeterlikleri Ölçeği
ile elde edilmiştir. Ölçek 12 madde ve üç boyuttan (Dikkat-Hazırlık,
Sorgulama-Analiz Etme, Yargılama-Değerlendirme) oluşmaktadır. Öğretmen
adaylarının eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olma düzeylerinin
belirlenmesinde toplam ortalama puanlar ve standart sapmalar ile ölçekten
alınabilecek minimum, orta ve maksimum puanlar ölçüt olarak alınmıştır. Ölçekten alınan puanlar arttıkça eleştirel dinleme yeterliklerine sahip
olma düzeyi artmaktadır. Verilerin analizinde betimsel istatistikler, t testi,
varyans analizi, Kruskal Wallis H ve Mann Whitney U testlerinden
yararlanılmıştır.
Araştırmanın Bulguları: Araştırma bulguları, öğretmen adaylarının genel olarak
eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olma düzeylerinin yüksek olduğunu
göstermiştir. Öğretmen adaylarının eleştirel dinleme becerisinde önemle öncelikli
olan dikkat-hazırlık öğesine, ikinci aşama olan sorgulayarak analiz etmeye ve
de son unsuru oluşturan yargılayarak değerlendirmeye ilişkin yeterliklere genel
olarak sahip oldukları belirlenmiştir. Bununla birlikte araştırmada; öğretmen
adaylarının eleştirel dinleme
yeterliklerine sahip olma düzeylerinin cinsiyet değişkenine göre
farklılaşmadığı görülürken, öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri bölümleri
dikkate alındığında ise, Türkçe ve Resim-iş Öğretmenliği bölümlerinde öğrenim
gören öğretmen adaylarının sayısal ve eşit ağırlıklı bölümlerdekilere göre eleştirel dinlemenin dikkat-hazırlık yeterliklerine sahip olma
düzeylerinin daha yüksek olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. Ayrıca öğretmen
adaylarının üniversiteye giriş puan
türlerine göre karşılaştırıldığında, sözel puan türüne sahip olan öğretmen adaylarının eleştirel
dinleme yeterliklerine daha fazla sahip oldukları belirlenmiştir.
Araştırmanın
Sonuçları ve Önerileri: Araştırmada öğretmen adaylarının
genel olarak eleştirel dinleme yeterliklerine sahip oldukları sonucuna
ulaşılmıştır. Bu yeterliklere sahip olmaları, onların eleştirel birer dinleyici
olduklarını, alt boyutlarıyla da; konuşmaları dikkatli bir şekilde dinleyen,
sorgulayarak analiz eden ve objektif olarak değerlendirebilen kişiler
olduklarını gösterebilir. Öğretmen adaylarının bu dinleme yeterliklerine sahip
olmaları, gelecekte yapacakları öğretmenlik mesleğindeki kariyerlerini de
olumlu etkileyecektir. Araştırmanın sonuçları, özellikle Türkçe Öğretmenliği
gibi sözel ağırlıklı bölümlerde öğrenim gören öğretmen adaylarının dinleme için
daha fazla hazırlık yaptıklarını ve konuşulanlara daha fazla dikkat ettiklerini
göstermiştir. Bununla birlikte, sayısal
ve eşit ağırlık puan türlerine sahip öğretmen adaylarının eleştirel
dinlemenin dikkat-hazırlık yeterliklerine sahip olma noktasında yetersiz
kaldıkları sonucuna da ulaşılmıştır. Ayrıca araştırma, sözel yetkinlikteki öğretmen adaylarının eleştirel dinlemenin
sorgulama-analiz etme yeterliklerine daha fazla sahip oldukları sonucunu ortaya
çıkarmıştır. Bu sonuçlar doğrultusunda şu öneriler geliştirilebilir: Sayısal
ağırlıklı bölümlerde öğrenim gören öğretmen adaylarının eleştirel dinleme
yeterliklerine sahip olma düzeylerini artırıcı dinleme stratejileri
geliştirilmelidir. Öğretmen adaylarında eleştirel dinlemenin dikkat-hazırlık
yeterliklerini geliştirecek birçok strateji ve tekniğe hizmet öncesi
eğitimlerinde yer verilmelidir. Öğretmen adaylarının öğrenim gördükleri sınıf
düzeyleri dikkate alınarak, eleştirel dinleme yeterliklerine sahip olma düzeyleri
belirlenebilir ve bu doğrultuda lisans eğitiminin katkısına ilişkin saptamalar
yapılabilir. Öğretmen adaylarının yanı sıra öğretmenlerin de eleştirel dinleme
yeterliklerine sahip olma düzeylerine ve öğrencilerinde bu yeterlikleri
geliştirmeye yönelik uygulamalarının belirlenmesine ilişkin araştırmalara yer
verilebilir.
Purpose: The
research has been designed to determine the level of critical listening
proficiency of the teacher candidates. It aims at finding answers to the
following questions: (1) What is the level of critical listening proficiency of
teacher candidates? (2) Do the teacher candidates’ levels of critical listening
proficiency indicate a significant difference in terms of gender, department,
or university exam score variables? Research
Methods: In this research, the relational screening model, one of the general
screening models, has been utilised. Through this model, the pre-service
teachers’ levels of critical
listening proficiency are determined, and these levels are described separately
in terms of several variables (such as gender, department, university entrance
exam score type). An easily accessible sampling model has been used in sample
selection. The sample of the study consists of 672 teacher candidates studying
as senior students in their own. The research data were obtained by using the
Critical Listening Proficiency Scale, prepared by the researchers. Findings: The findings indicated that
the teacher candidates generally have a high level of critical listening
proficiency. The teacher candidates in the departments of Turkish and Arts
Teaching demonstrated much higher levels of critical listening proficiency in terms
of ‘attention-preparation’ proficiency than the others. Furthermore, the
teacher candidates with the verbal score type displayed higher levels of
critical listening proficiency. Implications
for Research and Practice: In the
light of the results of this paper, the following recommendations can be given;
the students studying in the departments focusing on mathematical skills should
include more studies designed to improve critical listening proficiency in
their undergraduate education. In pre-service trainings, many strategies and
techniques should be included to improve the teacher candidates’ proficiency
for “Attention-Preparation” in critical listening. Considering the year the
pre-service teachers are studying in, their critical listening abilities can be
determined and the contributions of undergraduate education in this respect can
be studied.
© 2017 Ani Publishing Ltd. All
rights reserved
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | March 20, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 17 Issue: 68 |