Problem Durumu: Okulların öğrencilerin okuduğunu anlama düzeylerini geliştirmesine yardımcı olması gerekir çünkü öğrencilerin okuduğunu anlama düzeylerinin düşük olması yalnızca kendi yaşamlarını değil, bireyler birbirine bağımlı olduğundan toplumun bütününü de etkilemektedir. Ayrıca okuma,
M. Emir RUZGAR – Cem BABADOGAN /
Eurasian Journal of Educational Research (2017) 129-146
145
öğrencilerin eğitimlerini tamamlayıp iş dünyasında başarılı olabilmeleri için ön koşuldur. Okuryazarlık düzeyi düşük öğrencilerin okuldan ayrılıp statü ve kazanç açısından daha düşük işlerde mesai sarf ettikleri bilinmektedir. Okuduğunu anlama düzeyi yüksek olan bireyler ise daha nitelikli işler bulabilir ve böylece yaşam doyumlarını arttırabilirler. Öte yandan bilgi patlamasının yaşandığı günümüzde öğrencilerin kendilerini sürekli geliştirmeleri önem kazanmaktadır. Dolayısıyla yaşam boyu öğrenme kavramı giderek daha önemli duruma gelmektedir. Okuma, yaşam boyu öğrenme becerisi için de çok önemlidir. Ancak Türkiye’nin Uluslararası Öğrenci Başarısını Belirleme Programı (PISA) başta olmak üzere uluslararası düzey belirleme çalışmalarındaki okuma erişi puanları tatmin edici düzeyde değildir. Bu sorunun çözümünde öğrenme stillerinin eğitimcilere yararı olabilir. Çünkü alanyazında okuduğunu anlama erişisini arttırmada öğrencilerin bireysel tercihlerinin eğitimde göz önüne alınmasının etkili olacağı tartışılmıştır. Öğrenme stillerinin temel beliti de değinilen doğrultudadır: Öğrencilere program ve materyal hazırlarken öğrencilerin kişilik özellikleri ve seçimleri dikkate alınmalıdır. Böylece öğrenme stilleri dikkate alınarak hazırlanan program ve materyaller, Türkiye’nin okuduğunu anlama konusunda yaşadığı sorunların giderilmesine katkı sağlayabilir.
Araştırmanın Amacı: Bu araştırmanın temel amacı, beşinci sınıf öğrencilerinin okuduğunu anlama puanlarını belirli değişkenler açısından incelemek ve bu değişkenlerle ilişki içinde hangi değişkenlerin öğrencilerin okuduğunu anlama puanlarını yordadığını belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda şu iki araştırma sorusuna yanıt aranmıştır:
1. Katılımcıların okuduğunu anlama puanları (a) cinsiyet, (b) evde kitaplık bulunma durumu, (c) evde bulunan kitap sayısı, (d) bugüne kadar okunan kitap sayısı, (e) günlük kitap okuma süresi ve (f) okumaya dayalı ödev yapma sayısı değişkenlerine göre nasıl değişim göstermektedir?
2. Katılımcıların okuduğunu anlama puanlarını (a) birinci araştırma sorusunda sayılan değişkenlerin hangileri, (b) öğrenme stili boyutlarından hangileri yordamaktadır?
Araştırmanın Yöntemi: Araştırma kesitsel tarama modelinde desenlenmiştir, zira bu modelin çalışmaya iki değişken arasında ilişki olup olmadığını belirlemeye olanak sağlama, farklı ölçme araçları yoluyla veri edinme gibi katkıları olacağı öngörülmüştür. Sözü edilen modelin araştırmada okuduğunu anlama ve öğrenme stilleri olmak üzere iki temel boyut bulunması nedeniyle araştırmaya uygun olduğu düşünülmüştür. Araştırmada zaman ve erişilebilirlik göz önüne alınarak örneklem seçimi yerine araştırma grubu tercih edilmiştir. Araştırmanın katılımcıları 1307 beşinci sınıf öğrencisidir. Bu öğrencilere; Altındağ, Mamak ve Çankaya olmak üzere Ankara’nın üç ilçesindeki ortaokullardan ulaşılmıştır. Bu üç ilçenin seçilmesinde amaç, farklı sosyoekonomik düzeyleri temsil eden bölgelerin araştırmada yansıtılmasını sağlamak olmuştur. Araştırmada kullanılan veri toplama araçları, Okuduğunu Anlama Testi ile Grasha-Reichmann Öğrenme Stilleri Ölçeğidir. Veri toplama sürecinde veri toplanan sınıfların öğretmenleri kendi sınıflarındaki süreci yönetirken araştırmacılar birden fazla sınıfta veri toplanması nedeniyle sürecin
146 M. Emir RUZGAR – Cem BABADOGAN /
Eurasian Journal of Educational Research (2017) 129-146
bütününün sorunsuz devam etmesini sağlamaya çalışmıştır. Toplanan verileri çözümlemede betimsel istatistikler, Kruskal-Wallis H Testi, Mann-Whitney U Testi ve regresyon kullanılmıştır.
Araştırmanın Bulguları: Gerçekleştirilen çözümlemeler sonucunda; okuduğunu anlama açısından kız öğrencilerin erkek öğrencilerden, evinde kitaplık bulunan öğrencilerin bulunmayanlardan, evinde daha fazla kitap bulunan öğrencilerin az kitap bulunanlardan, bugüne kadar okuduğu kitap sayısı fazla olan öğrencilerin daha az kitap okuyanlardan daha erişili olduğu görülmüştür. Benzer şekilde regresyon modelinde içerilen değişkenlerden 11’inin okuduğunu anlama puanlarını yordadığı görülmüştür. Bu 11 değişken toplam varyansın %14’ünü açıklamaktadır (R=.375, R2=.140, p=.000). Regresyon çözümlemesi sonucunda daha fazla kitap okuyan, kadın, evinde kitaplık bulunan öğrencilerin okuduğunu anlamada daha erişili olduğu gözlenmiştir. Öte yandan öğrenme stilleri boyutlarından yalnızca Bağımlı’nın okuduğunu anlamayı anlamlı olarak yordadığı belirlenmiştir. Bağımlı boyutunun okuduğunu anlama puanlarını yordaması düşük düzeyde ve olumsuz yöndedir.
Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Çalışma sonucunda kadın öğrencilerin erkek öğrencilerden, evinde kitaplık bulunan öğrencilerin bulunmayanlardan, evinde daha fazla kitap bulunan öğrencilerin az kitap bulunanlardan, bugüne kadar okuduğu kitap sayısı fazla olan öğrencilerin az olanlardan daha başarılı olduğu sonuçlarına varılmıştır. Alanyazında cinsiyetin okuduğunu anlama erişisi üzerine genel geçer olarak etkili olup olmadığının tartışmalı olması nedeniyle bu bulguya dikkatle yaklaşılmasına dikkat çekilmiştir. Ayrıca Grasha-Reichmann öğrenme stilleri modelinin altı farklı boyutundan sadece Bağımlı boyutunun okuduğunu anlamayı yordadığı bulgusundan hareketle öğrenme stillerinin okuduğunu anlama üzerinde anlamlı olarak çok da etkili olmadığı sonucu vurgulanmıştır. Bağımlı boyutunun okuduğunu anlamayı olumsuz yönde ve düşük düzeyde yordadığı sonucuna da çalışma sonucunda erişilmiştir. Çalışma bu ve benzeri konuları inceleyecek araştırmacılara, cinsiyetin okuduğunu anlama üzerine etkisinin genellenebilirliliğine ilişkin çalışmalar düzenlemeleri ve okuduğunu anlamayı yordayan değişkenleri incelerken burada içerilen değişkenlerden farklı değişkenleri de göz önüne almaları önerilmiştir. Araştırma sonuçları temel alınarak ailelere evlerinde kitaplık bulundurmaları ve bu kitaplıktaki kitap sayısını artırmaları çağrısında bulunulmuştur. Genel olarak eğitim sistemini oluşturan bütün paydaşlara, okunan kitap sayısının okuduğunu anlama erişisini anlamlı olarak olumlu yönde etkilemesi nedeniyle öğrencilerin daha fazla kitap okumasını sağlamaya çalışmaları önerilmiştir.
Purpose: International exam scores of Turkish students, specifically of Project for International Student Achievement, attest that the level of comprehension of Turkish students is not satisfactory. Learning styles can be of use to schools in designing reading programs and materials to help Turkish students to improve their reading achievement. Hence, the primary purpose of this study was to examine 5th graders’ reading comprehension scores across some variables, and assess which variables predict their reading comprehension scores.
Research Methods: The participants of the study were 1307 fifth grade students from nine different middle schools of Ankara. Instruments of the study were the Reading Comprehension Test and the Grasha-Reichmann Learning Styles Inventory. We used descriptive statistics, the Kruskal-Wallis H Test, the Mann-Whitney U Test, and regression Findings: Comprehension scores of students who have a bookshelf at home are higher than those who do not. Moreover, those who have more books at home and who have read more books are more successful in comprehension. In addition, daily reading time and number of weekly reading exercises also have an impact on comprehension scores. The results of regression analysis show that only one type of learning style (dependent) significantly predicts comprehension scores. This prediction is slight and negative.
Implications for Research and Practice: We suggest that upcoming scholarship on similar topics focuses on conducting similar studies with a more diverse set of predictive variables and different grade levels than 5th grade. We recommend that parents have at least one bookshelf in the home environment since our results show that having a bookshelf significantly increases comprehension scores.
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 20, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 17 Issue: 72 |