To investigate the relationship between pain threshold and oxidative stress levels in patients with acute and chronic inflammatory or non-inflammatory back pain. A total of 137 patients were recruited for the study, including 33 acut back pain (32 lumbar disk herniation, 1 lumbar spondilosis) (16 men, 17 women), 35 with chronic back pain (33 lumbar disk herniation, 1 lumbar spondilosis, 1 sacralisation) (16 men, 19 women), 34 with ankylosing spondylitis (21 men, 13 women) (AS) and 35 without any back pain (15 men, 20 women). The visual analogue scale (VAS) was used to evaluate pain levels and algometry was used to evaluate the pain threshold in all cases. In addition, serum malondialdehyde (MDA) levels were assessed in all patients. The mean ages for groups 1, 2, 3, and 4 were 40.3±10.3, 39.9±9.7, 40.6±10.4, and 38.5±8.1 years, respectively. There was no significant difference between the ages of the groups (p=0.851) (Table 1). The VAS scores of all groups were significantly higher compared to the control group. Particularly, the acute and chronic back pain groups had significantly higher VAS scores than those of the AS group. All three back pain groups had significantly higher serum MDA levels compared to those of the control group (p
Akut ve kronik inflamatuar veya non-inflamatuar bel ağrılı hastalarda ağrı eşiği ve oksidatif stres düzeyleri arasındaki ilişkiyi değerlendirmek amaçlandı. 33 akut bel ağrılı (16 erkek, 17 kadın), 45 kronik bel ağrılı (16 erkek, 19 kadın), 34 Ankilozan spondilitli (21 erkek, 13 kadın) ve 35 sağlıklı gönüllü (15 erkek, 20 kadın) olmak üzere toplam 137 birey çalışmaya dahil edildi. Bütün bireylerin ağrı düzeyleri VAS ile, ağrı eşikleri ise algometri ile değerlendirildi. İlaveten, tüm bireylerin serum malondialdehyde (MDA) düzeyleri değerlendirildi. 1, 2, 3. ve 4. grupların ortalama yaşları 40.3 ± 10.3, 39.9 ± 9.7, 40.6 ± 10.4 ve 38.5 ± 8.1 yıl idi, Grupların yaşları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p=0.851) (Tablo 1). Bel ağrılı grupların herbiri kontrol grubu ile karşılaştırıldığında anlamlı şekilde daha yüksek MDA düzeylerine sahipti (p<0.01), ve serum MDA düzeyleri akut bel ağrılı grupta kronik bel ağrılı ve AS gruplarından anlamlı şekilde daha yüksek idi (p=0.004, p=0.032). Ağrı eşiği düzeyleri akut ve kronik bel ağrılı gruplarda control grubu ile karşılaştırıldığında anlamlı derecede daha düşük idi (p=0.002, p=0.001). Aksine, AS grubunun ağrı eşiği düzeyleri control grubuna göre anlamlı şekilde daha yüksek saptandı (p=0.024). İnflamatuar ve non-inflamatuar bel ağrılı hastalarda oksidatif stres düzeyleri control grubuna göre daha yüksek saptanmış olması oksidatif stresin bu hastalıkların patogenezinde rol oynayabilceğini gösteriyor olabilir. İlginç bir şekilde, AS’li hastaların ağrı eşiği düzeyleri daha yüksek saptandı, bu durum bu hastalarda var olan desensitizasyon sürecinin varlığına işaret ediyor olabilir
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Original Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 10 Issue: 4 |