Bu araştırmanın amacı, yurtlarda aynı odada kalan farklı sosyal kimliğesahip üniversite öğrencileri arasında
yaşanan gruplararası temasın sıklığını ve niteliğini derinlemesine incelemektir. Araştırma nitel araştırma
yaklaşımlarından fenomenolojik çalışma olarak kurgulanmıştır. Çalışmada nitel veriler aynı yurt odasını paylaşan ve kendilerini etnik ve kültürel alt kimlik olarak Türk (22) ve Kürt (23) olarak tanımlayan toplam 45 öğrenci ile yüz
yüze derinlemesine görüşülerek toplanmıştır. Araştırmada yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır.
Verilerin analizinde içerik analizi ve tematik analiz birlikte kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda, aynı odayı
paylaşan farklı sosyal kimliğe sahip öğrencilerin yurt binasında sohbet etme, birlikte yemek yeme, akademik ve
sportif aktiviteler ve film seyretme gibi faaliyetlerde bulundukları, yurt binası dışında ise kültürel etkinliklere
katılma, kafelerde oturma, yemek yeme, akademik ve sportif aktiviteler, gezme ve alışveriş yapma gibi faaliyetlerde bulundukları saptanmıştır. Öğrencilerin sosyal kimlik farkı söz konusu olmaksızın etkileşimlerini gönüllü ve içten gerçekleştirdikleri ve etnik kimlikler yerine, kişilik özelliklerini daha çok öne çıkardıkları bulunmuştur. Hem Türk hem de Kürt öğrencilerin büyük çoğunluğunun kendilerini kabul edilmiş hissettikleri saptanmıştır. Gruplararası dışlama çok az öğrenci tarafından vurgulanmıştır. Hem Türk hem de Kürt öğrenciler, diğer gruba ait kişilerle ilişkilerinde samimiyet olsa bile, yine de kendi sosyal kimliklerinden gelen iç-grup üyesi kişilerle daha özel bir samimiyet yaşadıklarını belirtmişlerdir.
The aim of this research is to provide an in-depth examination of the frequency and quality of intergroup
contact among university students with different social identity categories who live in the same dormitory room. The research was designed as a qualitative study utilizing phenomenological approach. A total of 45 students, who identified themselves as Turkish (22) and Kurdish (23), were interviewed and qualitative data were collected through semi-structured interview technique. In the analysis of qualitative data, both content and thematic analyses were performed. The results of the study indicated that the students interacted every day. Majority of the common activities students engaged in at the dormitory included chatting, eating together, academic and sports activities and watching movies; and outside the dormitory building included participating in cultural activities, sitting in cafés, eating out, academic and sports activities, hanging out and shopping. It was determined that the students interacted voluntarily and sincerely, regardless of the difference in social identity. When joint activities were carried out, personality traits were found to be more prominent than ethnic identities. The majority of students from either social identity were found to feel accepted by the other group. Even though the students with either social identity are sincere in their relations with the other group members, they still have a more specific and intense quality of sincerity with the inner group members from their own social identities.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 7 Issue: 2 |