Kamu kesiminin sunmuş olduğu hizmetlerin en önemli finansman kaynağı olan vergiler, toplumsal
hayatta yer almanın bir bedeli ve karşılığı bulunmayan bir mali yükümlülük olarak değerlendirilmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında, mali güce göre herkesten vergi alınması gerektiği belirtilmiştir.
Vergi bilinci ve kültürünün yerleştiği toplumlarda bireylerin elde ettikleri gelirlerinin bir kısmının
devletle paylaşması gönüllülük esasına dayanarak gerçekleşmektedir. Bu gönüllülüğü devam ettirmek
ve vergiye uyumu artırmak amacıyla Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk olarak başlatılan vergi kliniği
faaliyetleri daha sonra diğer ülkelere yayılmıştır. Bu çalışmanın amacı Birleşik Arap Emirlikleri’nde
vergi bilinci ve vergi uyumunu artırmak amacıyla Federal Vergi Dairesinin vergi kliniği tecrübesine
değinerek, Türkiye’de uygulanması veya vergi haftasına uyarlanmasıdır. Vergi Kliniği uygulamasında
en dikkat çekici yönü Federal Vergi Dairesinden uzman memurların üç ay boyunca bu etkinliğe
katılması ve çeşitli kamu kurum ve kuruluşlar ile özel sektör temsilcilerinin bu etkinlikte yer almasıdır.
Türkiye’de düzenlenen vergi haftasında bahsi geçen hususlar dikkate alınmamıştır. Ülkemizde vergi
bilinci ve vergiye uyumu artırmak için vergi haftasını bu yönde geliştirme çabaları başlatılması birinci
seçenek olarak değerlendirilebilir. İkinci seçenek ise, Türkiye’deki mevcut etkinliğe ek olarak, Hazine ve
Maliye Bakanlığı ve bazı kurumlardaki uzmanlarla iş birliği yapılarak BAE’deki vergi kliniğine benzer bir
uygulamanın hayata geçirilmesidir.
Taxes, which are the most important source of financing for the services provided by the public
sector, are considered as a cost and a financial obligation that does not have any compensation. In
the Constitution of the Republic of Türkiye, it is stated that tax duty should be taken from everyone
according to financial power. In societies where tax awareness and culture are settled, individuals
share some of their income with the state on a voluntary basis. In order to continue this volunteering
and increase tax compliance, the tax clinic activities, which were first started in the United States, later
spread to other countries. The aim of this study is to apply the tax clinic experience of the Federal
Tax Office in order to increase tax awareness and tax compliance in the United Arab Emirates, and
to apply it in Türkiye or adapt it to the tax week. The most striking aspect of the Tax Clinic practice is
that expert officers from the Federal Tax Office participate in this event for three months and various
public institutions and organizations and private sector representatives take part in this event. The
aforementioned issues were not taken into account in the tax week held in Türkiye. Initiating efforts
to improve the effectiveness of tax week in this direction in order to increase tax awareness and tax
compliance in our country can be considered as the first option. In the second option, in addition to
the current practice in Türkiye, it has been concluded that a practice similar to the tax clinic in the
UAE can be made by collaborating with experts in the Ministry of Treasury and Finance and some
institutions
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mali Hukuk |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 14 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 66 |
ERÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi 2021 | iibfdergi@erciyes.edu.tr
Bu eser Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.