Dijital yayıncılığın teknik altyapısının gelişmesinin ardından çevrimiçi seyir platformları, 2010 yılı
sonrasında Türkiye’de giderek yaygınlaşmışlardır. Bu platformlar gerek televizyonlardaki gerekse
tablet ve telefonlardaki uygulamalar aracılığıyla geleneksel televizyon ve film/dizi anlayışından
farklı bir seyir tecrübesini kullanıcılarına sunmaya başlamışlardır. Biçim ve içerik olarak farklılaşan
seyir deneyimlerinde, izlenilen içeriğin süresinin uzunluğunun değişimi ya da tıpkı dizi mantığında
olduğu gibi parçalı hale geldiğinde kısa bölümlerden oluşup büyük bir içerik yaratırken izleyicinin
kendi seyir hızını ayarlayabilmesi olanağı, en belirgin teknolojik özelliklerden olmaktadır.
1980’lerden sonra giderek etkisini gösteren tüketim kültürü ile birlikte yeni nesilde uzun süreli
film ya da dizilere, romanlara, hatta cümlelere dahi olan tahammülün azalması sonucu, dijital
platformlar da bu durumu göz önünde bulundurarak yeni neslin tüketim alışkanlıklarına göre
kendilerini biçimlendirmektelerdir. Bu durum, iki saat üzerinde süren dizilerin ve filmlerin tercihen
daha az tüketilmesi ihtimaline yol açmaktadır. Bu çalışmada, YouTube ile başlayarak alternatif bir
seyir tecrübesini deneyimleyen genç kuşak bireylerin, günümüzde Netflix, Puhutv, BluTV, Hulu
vb. dijital platformları ne sıklıkla kullandığına ve bu platformlardan beklediği özgün içeriğin
biçimsel özelliklerinin ne olduğuna yönelik bir anket çalışması yapılacaktır. Anket çalışmasının
ulaşılabilir evrenini, İstanbul ili içerisinde üniversitelerin iletişim fakültelerinde eğitim görmekte
olan öğrenciler oluşturacaktır. Bu evren sınırları dâhilinde İstanbul’daki iki devlet ve iki vakıf
üniversitesinin İletişim Fakülteleri bünyesinde 29 yaş altı yaklaşık yüz kişilik bir öğrenci grubuna
‘tipik örnekleme yöntemi’ uygulanacak olup, çalışmanın sonuçları İstanbul ilindeki modern tüketim
biçimleriyle yetişip onu benimsemiş, küreselleşme ile uyumlu ve kent kültürünü içinde bulunan
bir toplumsal gruba dair bulgular olarak kabul edilecektir. Ardından anket sonuçları, uzun süreli
dikkat gerektiren materyale tahammülsüzlüğün oluştuğu hipotezi üzerinden, tüketim kültürü ve
seyir deneyimleri arasındaki ilişki bağlamında değerlendirilecektir. Bu bağlamda günümüzde uzun
metraj yapımlardan ziyade kısa ve orta metraj yapımların daha popülerleşmesi ve bu durumun
gelecekteki yapımcılık anlayışına olan etkisi ele alınacaktır.
Following the development of the technical infrastructure, online streaming platforms have
spread in Turkey after 2010. These platforms have begun to offer users with a different
viewing experience rather than traditional television channels, with the help of tablets and
telephones. In the viewing experiences of different forms, the changing scale of the content
or ability to adjust the viewing speed of the film or series while dividing them into short
episodes is one of the most obvious technological features in the experience of different types
of viewing experiences. Together with consumption culture, digital platforms have tried to
shape themselves according to the new generation of consumption habits, with the decline
in “long” contents in many media forms; such as films, series, novelties, novels, paragraphs
and even sentences. This might lead to the possibility of consuming less visual content
which is longer than two hours’ films and series. In this study, a survey will be conducted to
find out how often young consumers experience an alternative viewing experience started
with YouTube, and how often they use digital platforms such as Netflix, Puhutv, BluTV, Hulu
and what specific content they expect from these platforms. The accessible universe of the
questionnaire will be students who are studying for a bachelor’s degree in communication
in a university in Istanbul. Within the boundaries of this universe, a ‘typical sampling
method’ will be applied to a group of 102 students under the age of 29 in the Faculty of
Communications of two foundation and two state universities in Istanbul. The results of
the study are based on a social group that has grown up within the norms of the consumer
society in Istanbul, will be regarded as findings. Then, after the evaluation of the result of the
survey, the relation between consumer culture and viewing experiences will be discussed
and examined on the context of how shorter and medium size productions might become
more popular, which might change the perspective of the future film and series production.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Presented Proceeedings |
Authors | |
Publication Date | February 11, 2019 |
Submission Date | November 19, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 Uluslararası Dijital Çağda İletişim Sempozyumu Özel Sayısı |