ABSTRACT
Mo‘ezzī:
Pioneer of Persian Ode in the 11th Century
Amīr
Mo‘ezzī (518-521/1124-1127), who was on duty with the title as maliku’s-shu‘arā
in the Great Seljuk Palace for more than half a century is a poet of the Great
Seljuk Empire creating his essential identity with his features of writing
praise. His success in poetry, as a poet of the poems for sultans, commanders,
viziers and important historical people in the Great Seljuk Empire, was
acknowledged by ancient and modern important people. The fact that both
predecessor men of letters and descendent ones included Mo‘ezzī in their works
shows the specialty of his poetry. Moreover, he was considered as one of the
poets establishing basis for the ode in Persian Literature. He was mentioned as
one of the pioneers of the ode in Persian by many historians of literature. It
can be stated that he was one of the first poets producing and improving new
metaphorical statements compared to previous poets considering his some odes.
The reason is that his novelty and understanding brought to ode are different
than them of other poets. Hāfez, one of the pioneer poets of ode, analyzed many
of his odes and utilized from them. In addition, it is known that Sanā’ī-i
Gaznavī followed Mo‘ezzī for ode and the famous ode poets such as Anvarī,
Zahīraddīn-i Fāryābī and Attār-i Nīsābūrī modelled his odes. However, in the
period of Mo‘ezzī, the ode separated its connection from the eulogy with the
tegazzul, and proceeded to become an independent form of verse. The period
Mo‘ezzī was considered as a period in which ode patterns began to emerge and
transferred into the early stages of maturity. As the ode is to praise the
beloved and Mo‘ezzī has included historical and narrative subjects in his odes,
these show that Mo‘ezzī’s style of ode is integrated with his eulogist aspect
and style as well as using it in accordance with the rules of classical odes.
Mo‘ezzī gained his fame with his being eulogist. The fact that the greatest
poets such as Hāfez and many of his contemporary poets used the comparison and
depictions of Mo‘ezzī in their odes makes it clear that he played an important
role as a poet of the period with his poetry as a poet. When his poems are
analyzed, it is an undeniable fact that Mo‘ezzī’s mastery in his odes results
from the success of Mo‘ezzī in praise. In addition, it is also possible to say
that Mo‘ezzī was a poet who combined eulogy and ode in classical poetry. At
that time, odes were considered as a praise which was written in the form of
ode by the effect of the search for innovation, and which resembles eulogy
because of its meaning. As a result, Mo‘ezzī often imposed the function and
characteristics of the ode but, when doing it, he did not make compromise his
poetry and poets. Persian men of letters and literary historians have also
argued that Mo‘ezzī was one of the poets who contributed to the form of Persian
poetry and made the greatest contribution to its development. In accordance
with this statements, it is understood that Mo‘ezzī was considered as famous
ode poets in Persian Literature and in the first period of his age.
ÖZ
Büyük
Selçuklu Devleti sarayında meliküşşü‘arâ unvanıyla yarım asrı aşkın bir süre
bulunan Emîr Mu‘izzî (öl. 518-521/1124-1127), methiye konulu şiir yazma
özelliğiyle esas kimliğini kazanmış Büyük Selçuklu saray şairidir. Büyük
Selçuklu Devleti’nin sultanları, emîrleri, vezirleri ve önemli tarihî
şahsiyetleri için şiirler söyleyen Mu‘izzî’nin şairlikteki başarısı, eski ve
yeni bütün şahsiyetler tarafından kabul görmüştür. Gerek eski edebiyatçılar
gerekse son dönem edebiyatçıların eserlerinde Mu‘izzî’nin yer alması, şairliği
hususunda özellikli oluşunu göstermektedir. Ayrıca birçok edebiyat tarihçisi
tarafından Farsça gazelin öncüleri arasında zikredilen Mu‘izzî, Fars
edebiyatında gazel nazım şeklinin temelini atmış şairlerden sayılmaktadır.
Mu‘izzî’nin bazı gazellerine bakıldığında ise kendisinden önceki şairlere göre
onun yeni mazmunlar üretmede ve gazeli olgunlaştırmada ilk şairlerden olduğunu
söylemek mümkündür. Çünkü Mu‘izzî, gazel nazım şekline getirdiği
yenilik ve anlayışla, diğer gazel şairlerinden ayrılır. Fars edebiyatının en
önde gelen gazel şairlerinden olan Hâfız, Mu‘izzî’nin birçok mazmununu
incelemiş ve gazellerinden istifade etmiştir. Bunun yanı sıra Senâ’î-i
Gaznevî’nin de gazelde Mu‘izzî’yi takip ettiği, aynı şekilde Enverî,
Zahîreddîn-i Fâryâbî ve Attâr-i Nîşâbûrî gibi meşhur gazel söyleyen şairlerin
de Mu‘izzî’yi örnek aldığı bilinmektedir. Ancak gazel, Mu‘izzî’nin devrinde bir
şekilde kendi bağını tegazzül ile birlikte kasideden ayırmış ve müstakil bir
nazım türü olma yolunda ilerlemiştir. Mu‘izzî’nin dönemi de bu bağlamda gazel
kalıplarının henüz tomurcuklanmaya başladığı ve olgunluğun ilk evrelerine
geçildiği bir dönem olarak düşünülmekteydi. Gazel söylemenin aslının, sevgiliyi
övmek olduğu ancak Mu‘izzî’nin bu bahis haricinde tarihî ve hikemî konulara da
gazellerinde yer vermesi, gazeli, klasik gazel kurallarına uygun olarak kullanmasının
yanı sıra gazel tarzının, Mu‘izzî’nin methiyeci yönü ve üslubuyla
bütünleştiğini de göstermektedir. Çünkü Mu‘izzî, esas ününü kasideciliğiyle
kazanmıştır. Hâfız gibi en büyük gazel şairinin ve çağdaşı birçok şairin
gazelde Mu‘izzî’nin kullandığı teşbih ve betimlemelerden yola çıkarak onun
gazelleri ile üslubunu örnek alması, kendi döneminin gazel nazım şeklinde
inisiyatif sahibi bir şair olarak önemli bir rol oynadığını açıkça
göstermektedir. Dîvânındaki bütün şiirleri incelendiğinde, Mu‘izzî’nin gazelcilik
yönünün ve gazeldeki ustalığının, aslında Mu‘izzî’nin methiye söylemedeki
başarısından kaynaklandığı yadsınamaz bir gerçektir. Ayrıca Mu‘izzî’nin klasik
şiirde kaside ve gazeli birleştiren, tabiri caizse kasideyi gazele ilhak eden
bir şair olduğunu da söylememiz mümkündür. Zaten o zamanlar gazel, yenilik
arayışlarının da etkisiyle şeklen gazel biçiminde yazılmış, manası geleneksel
kasideleri andıran methiyelerden ibaret sayılmıştır. Bunun neticesinde Mu‘izzî
de çoğu zaman gazele kasidenin görevini ve özelliklerini yüklemiştir, ancak bu
yola başvururken şairliğinden ve şiirinden taviz vermemiştir. Fars
edebiyatçıları ve edebiyat tarihçileri de Mu‘izzî’nin, Farsça gazel nazım
şeklinin temelini atan ve gelişmesinde en büyük katkısı olan şairlerden biri
olduğunu savunmuşlardır. Bu beyanlar doğrultusunda Mu‘izzî’nin, Fars
edebiyatının ve özellikle kendi döneminin ilk dönemlerinde meşhur gazel
şairleri zümresinden sayıldığı anlaşılmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Erdem |
Authors | |
Publication Date | June 28, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Issue: 76 |
ERDEM Dergisi TR Dizin, MLA International Bibliography, EBSCOhost, SOBIAD, ASI (Advanced Science Index) İSAM, DAVET, AYK Dergi Dizini ve Academindex tarafından dizinlenmektedir.
ERDEM Journal is indexed by TR Dizin, MLA International Bibliography, EBSCOhost, SOBIAD, ASI (Advanced Science Index) ISAM, DAVET, AYK Journal Index and Academindex.