Temel malzemesi dil olan edebiyat, insanoğlunun üretimine dayalı bir sanattır. Diğer taraftan fonoloji olarak da adlandırılan ses bilimi, dilin seslerini (fonem) inceleyen bir bilim alanıdır. Ses biliminin ilgi alanında seslerin eklemlenmesi (articulatory), aktarımı (transport) ve algılanması (recevial) yer almaktadır. Şiir dilinde amaç, anlamla ses arasındaki uyumu temin etmektir. Nitekim fonoloji de ses ile anlam arasındaki ilişkiyi inceler.
Hâlihazırda divan şiiri üzerinde fonolojik bakımdan yeterli araştırma yapıldığını söylemek ne yazık ki mümkün değildir. Bu sebeple Türk tarihi ve Türk dili sahalarındaki araştırmalarıyla tanınan İsmail Hami Danişmend’in “Fonoloji Açısından Divan Şiiri” başlıklı makalesi önem arzetmektedir. Söz konusu makale, 12 Kasım 1948 tarihinde Yeni Sabah Gazetesi’nin altıncı sayısında tefrika edilmeye başlanmıştır.
Makale, divan şiirinin fonolojik yapısıyla ilgili genel bilgiler ve değerlendirmeler içermektedir. Bu bağlamda divan şiirinin vezniyle ilgili bazı önemli kavramların yeniden değerlendirilmeleri önem kazanmaktadır. Bu kavramlar arasında “med", "imâle", "aruz tekniği" ve "uzun ünlüler" dikkat çekmektedir.
Nitekim bu makalede İsmail Hami Danişmend’in “Fonoloji Açısından Divan Şiiri” makalesi değerlendirilecek; med, imâle, aruz tekniği ve uzun ünlülerle ilgili örnekler üzerinde durulacak ve bunlara ilişkin değerlendirmeler yapılacaktır. Bu arada “İmâle, bir aruz hatası mıdır yoksa değil midir?” sorusunun cevabına yönelik değerlendirmeler de gündeme gelecektir.
Şu hâlde makalede iki temel hedef gözetilmiştir. Bunlardan biri, divan şiiriyle ilgili eski tarihli yayınlara dikkat çekmektir. İkincisi ise divan şiiriyle ilgili disiplinler arası çalışmaların önemine işaret etmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 5 Sayı: 3 |