The study examines the example of ‘Gıdadedektifi’ to understand how the food movements in Turkey use social media as a field of struggle. Gıdadedektifi’s digital food activism experience was evaluated through content analysis of 1070 tweets and 229 Instagram posts shared on Twitter and Instagram during 2021. Content analysis indicates that Gıdadedektifi is sharing extensively on label analysis of packaged products, legislation and food safety; and uses most the hashtags #neyediğinizibilin (knowwhatyoueat) and #neiçtiğinizibilin (knowhatyoudrink). In this direction, it can be said that the initiative is trying to create an agenda/public opinion on label literacy and food safety. The accounts to which the initiative directs its claims/demands mainly consist of public institutions/officers. Campaigns were made to assure policy change by mentioning those public actors in 6.5% of the posts on Instagram and 28.5% on Twitter. However, the participation and interaction rates of Gıdadedektifi’s accounts are not very high. In addition, the low number of posts about the positive achievements of the campaigns in the sample suggests that the contribution of the initiative to policy making is limited. The fact that Gıdadedektifi is occasionally getting paid to review products also necessitates questioning the relations between activism and consumption. The review of the one-year activity of Gıdadedektifi shows that social media is an effective tool, at least in creating a food agenda in Turkey. However, the analysis indicates that the potential of networking of this tool has not been sufficiently exploited.
Çalışma Türkiye’deki gıda hareketlerinin bir mücadele alanı olarak sosyal medyayı nasıl kullandığını anlamak üzere ‘Gıdadedektifi’ örneğini incelemektedir. Gıdadedektifi’nin dijital gıda aktivizmi deneyimi Twitter ve Instagram’da 2021 yılı boyunca paylaştığı 1070 tweet ile 229 Instagram post’unun içerik analizi yoluyla değerlendirilmiştir. İçerik analizi, Gıdadedektifi’nin yoğun olarak paketli ürünlerin etiket analizi, mevzuat ve gıda güvenliği hakkında paylaşım yaptığını; içeriklerini en çok #neyediğinizibilin ve #neiçtiğinizibilin hashtag’leriyle paylaştığını ortaya koymuştur. Bu doğrultuda hareketin etiket okuma farkındalığı ve gıda güvenliği konularında gündem/kamuoyu oluşturmaya çalıştığı söylenebilir. Girişimin iddia/taleplerini yönelttiği hesaplar ise ağırlıkla kamu kurum/görevlilerinden oluşmaktadır. Instagram’da paylaşımların %6,5’unda, Twitter’da %28,5’unda bu kamusal aktörler ‘mention’ edilerek mevzuat değişimi yönünde kampanya yapılmıştır. Ancak hesapların katılım ve etkileşim oranları çok yüksek değildir. Ayrıca örneklemde yapılan kampanyaların olumlu kazanımlarına dair paylaşımların az oluşu, girişimin politika yaratımına katkısının sınırlı kaldığını düşündürmektedir. Girişimin ücret karşılığı ürün incelemeleri yapıyor oluşu da aktivizm ile tüketim arasındaki ilişkilerin sorgulanmasını gerektirmektedir. Gıdadedektifi’nin bir yıllık etkinliğinin incelemesi, Türkiye’de en azından gıda gündemi yaratılması konusunda sosyal medyanın etkili bir araç olduğunu göstermektedir. Ne var ki analiz bu aracın ağlaşma potansiyelinden yeterince faydalanılmadığına işaret etmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Submission Date | May 8, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 17 |