Tasavvuf önderlerinden Kenan Rifai’nin etkisiyle Sâmiha Ayverdi eserlerinde alelade insanın kendisi, diğer insanlarla ve Yaratıcı ile olan ilişkilerini ele almıştır. Osmanlı’nın son dönemiyle Anadolu Müslüman- Türk kimliği üzerine makaleler- edebi çalışmalar kaleme almıştır. 1938-1946 yılları arasında sekiz tanesi roman olmak üzere on adet eser ortaya çıkarmıştır. Necip Fazıl Kısakürek, Yahya Kemal Beyatlı gibi önemli düşünürlerle, edebi- düşünsel anlamda fikir alışverişinde bulunmuştur. Ayverdi’nin görüşleri elbette ki kendi esin kaynağı olan Beyatlı’nın, ‘Medeniyeti idrak ihtirasla mümkün. Garp medeniyetini, kendimizden utanacak kadar sevmeseydik, idrak edemezdik’ yaklaşımının oldukça uzağındaydı. Bu Akçura ve Beyatlı’nın muhafazakâr gerçekçilikleriyle (realizm), Ayverdi’nin, düşüşe çare arayan ‘bedhah Rumelili’ çizgisinin arasındaki korkunç farklılıktan kaynaklanmaktadır. Yahya Kemal ve Yusuf Akçura’nın, kendi yükseliş dönemlerinde dile getirdikleri tezlerle, Ayverdi’nin yalnızlaştırılmış ve köşeye sıkıştırılmış bir ‘kaybeden’ portresi çiziyor olması, onun muhafazakârlık içindeki yerini de diğerlerinden ayrı tutmaktadır. Bu makalede Türk düşünce tarihinin önemli ‘kadını’, Sâmiha Ayverdi’nin siyasal ve toplumsal görüşleri, karşılaştırılmalı olarak tartışılmaya açılmak istenmektedir. Çalışmayla bir kadın muhafazakârın toplumsal ve siyasal görüşlerinin eril muhafazakâr düşünce içinde nasıl farklılaştığı ortaya koyulmuştur. Bu bağlamda bir kadının fikir dünyasından ortaya konan düşünceleri alana katkı sağlayacaktır.
Sâmiha Ayverdi follower of a Sufi leader Kenan Rifai, wrote specially on ordinary people, such as ‘herself’- being between the other people surrendiring themselves- and Allah. Ayverdi also focused on Anatolia’s Turkish- muslim identity. From 1938 since 1946 the woman author produced ten boks, in which eight of them were conservatist novels. Having chance of discussing her thoughts with very high intellectuals of her time such as Necip Fazıl and Yahya Kemal, Ayverdi’s political and social discorse used to match with none of them. Despite Yusuf Akçura and Beyatlı being successors of their time against modernism, Sâmiha Ayverdi seemed like a pathetic loser against the renewal time of Ottomans and the newrepublic still being formed. In this article Sâmiha Ayverdi is being discussed on her political and social views. In this study, it is revealed how the social and political views of a female conservative differ in masculine conservative thought. In this context, thoughts from the world of ideas of a woman will contribute to the field.
Sâmiha Ayverdi Kubbealtı Foundation Renewal Era of Ottomans Conservatism Turkish- İslamic identity.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Public Administration, International Relations |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | December 28, 2021 |
Publication Date | December 31, 2021 |
Submission Date | August 21, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 6 Issue: 4 |
The open access statement