In this paper I will examine Kant’s theory of time, and try to show how his theory of time constitutes the self within a temporal framework. In the Critique of Pure Reason Kant’s claim about time as a necessary representation lies behind all our intuitions and is given as a priori. Time, in his general account of knowledge, is not an empirical concept taken from sensory experience, but it is presupposed as a priori concept of pure reason and a priori intuition which makes possible our thinking about experience. On the other hand Kant’s theory of time seeing time as a priori intuition of the inner sense and as the way we regulate our inner experience presents an analysis of human mind based on the idea of the self within a temporal framework. My purpose in this work is to examine how temporality and the unity of the self are indissolubly linked, and what kind of foundation Kant’s theory of time provides for the unified of selves through change
Bu yazıda Kant’ın zaman kuramını inceleyecek ve zaman kuramının, ben’i zamansal bir yapıda nasıl kurduğunu göstermeye çalışacağım. Kant'ın Arı Usun Eleştirisi’nde ortaya koyduğu zaman kuramında zaman, tüm görülerin temelinde zorunlu bir tasarım olarak bulunur ve a priori verilidir. Kant’ın genel bilgi kuramı içerisinde zaman, duyusal deneyimden türetilmiş bir kavram değil, arı usun a priori bir kavramı ve deneyime ilişkin düşünmemizi olanaklı kılan a priori bir görü olarak varsayılmaktadır. Öte yandan, zamanı iç duyunun a priori bir görüsü olarak ve iç deneyimlerimizi düzenleme yolu olarak gören Kant’ın zaman kuramı, ben düşüncesi üzerine kurulu insan anlağının zamansal bir yapı içerisinde bir çözümlemesini de verir. Bu çalışmada amacım, zamansallık ve birleşik ben’in nasıl çözülmez bir biçimde birbirine bağlı olduklarını ve Kant’ın zaman kuramının birleşik benler kuramı için ne tür bir temel sağladığını ortaya koymaktır
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | May 1, 2014 |
Published in Issue | Year 2014 Issue: 17 |
Starting from 2024, our journal will be published in 3 issues as two regular and one special issues. These issues will be published In May (regular issue), September (special issue) and December (regular issue).
Acceptance of articles for our special issue and our regular issue in December will begin on March 15.
Only articles within the scope of the file will be included in our special issue.
Thank you for your attention.